pijamayı kuşanıp bol bol müzik dinlemek, kitap okumak, illa ki bir adet aşk filmi izlemek, sık sık yerinden kalkıp yağmur ne alemde diye kontrol etmek, arada camları açıp yağmur serinliğinin ve sesinin ruhu ve bedeni sarmasına, yalayıp geçmesine izin vermek, elde kahve ya da çay fincanı pencerenin önünde dikilmek, sokaktan geçenler varsa, ''yazık lan'' diye hayıflanmak, tebessüm etmek.