anadolu'nun ücra bir köşesinde ahırda dünyaya gelmektir. kolu kırıldığında kırıkçı-çıkıkçılarla tedavi olamaktır. koluna tahtalar bağlanmasıdır. bir oda da 4 sınıf okumaktır(okuyamamaktır). ortaokul il merkezinde olduğu için eğitim hayatını devam ettirememektir. istanbul'un taşı toprağı altın olduğunu zannederek yola düşmektir. şanslıysa en kötü şartlarda üç kuruş paraya çalışmaktır. şanslı değilse 14'ünde evlenmektir.