1984'lü yıllarda Rahmetli Turgut özal döneminde başlamış bir tartışmanın devamında, bugünlere değin gelen muhalafet söylemidir. Yakın geçmiş siyasi tarihimizi bilmeden şimdi ki sisteme kara çalmaya devam etmek yerine yakın siyasi tarihimiz irdelenmelidir.
Satış Asla şu anki hükümetle gündeme gelmiş değildir. Recep tayyip erdoğanın başa geçmesiyle yıllardır devam ede gelen satış işlemleri hızlanmış ve devletin sırtındaki ödemeler kamburu KiT ler özelleştirilerek, altın hisse devlette kalmak kaydıyla satılmıştır.
1984 de de bu tartışma yapılıyordu, MUhalefet sert dille eleştirirken Necdet calp televizyonda Turgut Özala bas bas bağırıyordu,
-satamazsın bu boğaz köprüsünü!
Özal da aynen şöyle diyordu,
-boğaz köprüsü başlangıç olacak, ben satsamda kontolü bende olacak şekilde bütün kamu iktisadi kit leri de satışa çıkaracağım, yap işlet devret projesi kapsamında artık devlet serbest piyasa ekonomisinden elini çekecek, tekel de satılacak, yollar da satılacak, KiT lerde satılacak, diyordu.
ve daha sayamadığım bir çok alandaki şirkete devlet tarafından veya devletin yetkilendirdiği ordu tarafından;
devletce savaş sonrası sahibine iade etmek şartıyla el konur.
Ve kimseye de hesap verilmez!
Madem o kadar emek veriyor ve çalışıyorsunuz. Özel sektör daha iyi para verir size,
Tamam hakkınızı ondan alınız denmiş ve Özel sektörün Rekabet mantığı ile işleyen piyasasına teslim edilmişir.
(bkz: Özel sektörün personel politikası)
Cumartesileri bile çalıştırır.
Veznede vatandaşı bugün git yarın gel diyen adamı işten atar,
Güleryüz göstermeyen, vatandaşı tersleyenleri işten el çektirir.
işten ayın 10 günü rapor alanı işten kovar.
Çok çalışana prim verir, ödül verir ama geceleri bile işin başına ister.
mesai saatim bitti bana e lan ben mı bu şirketi kurtaracam diyen adamı sevmez
Ekmeğine hainlik yapanı sevmez.
Kendini geliştirmeyen, kurslara katılmayan, bunun yerine kahvede okey oynayan çalışanını sevmez!
Unuttunuz mu, internetiniz eğer cumartesi sabahı giderse pazartesi sabahına kalırdı.
Neden ? E pazartesi mesai başlar mantığı idi.
O zamanda Allah belasını versin bunların;
yattıkları yerde maaş alıyorlar diyordu birileri.
O zamanda Akp nin işe aldığı adamlar değilmiydi? hepimizin gözünde Torpilli devlet çalışanlarıydı değil mi?
Şimdi cumartesi sabah bildiriyoruz Akşama kadar o problem çözülüyor.
isterse servis gelmesin. Bir şikayet Bir rapor tutulur işi tamam !
Hadi bakalım, Medaşta tedaşda boğaziçinde, bir elektirik arızasına ekip gelmeyip sallasın ne oluyor ?
O ekip bitiyor...
Hastaneler de özelleştiriliyor, istediğin doktoru seçme hakkın var. iyi olan doktor daha çok döner sermayeden kazandırılıyor.
Çalışmayan doktorun görevine soruşturma açılıyor.
UYanın millet!
Giden Hiçbir şey yok!
Devleti sağlam kapı bilipte, yayılıp yatanların rahatı bozulmuşların yaygarasıdır bu!
Devlet Kitleri vb.. kuruluşları özelleştirerek, aslında devletin sırtından kamburları atmış, ve vatana hizmet etmiştir.
Giden hiçbir mülkümüz barajımız yok!
Devlette çok güzel çalışanlar zaten şimdi de çalışıyor, hemde rahatça çalışıyor! daha iyi şartlarda devam ediyor!
Tekel Artık zarar etmiyor! Telekom Müthiş Karda! Devlete eskisinden daha fazla para geliyor %51 hisseye rağmen!
Elektirik kaçakları daha iyi takip ediliyor.
Yapan yapacağını yapmaya devam ediyor!
Ama el insaf denir bu noktadan sonra...
Şimdi bağıranlarda devlet zamanında yatmaya alışmış olanlar muhtemelen.
Buna ne derler? Vatan satılıyor mu derler? Yoksa Vatanı yiyenlerin terbiyesi mi derler?
Eller vicdana konsun... Ve artık susulsun!
Susmayan olursa da ona -> senin ne menfaatin zarar gördü diye sorulsun!