yüzyıl önce (belki de daha eskiden beri) ingiliz ve fransızlara peşkeş çekilmek üzere olan ananeleriniz, analarınız, bacılarınız adına soruyorum : oğlum iyi düşündün mü?
bu ülke toprakları ingiliz destekçisi baran deden değil milli mücadele destekçisi ciwan deden tarafından kurtarıldı. kardeş kardeşe elbet o zaman da kırdırıldı. ingiliz destekçisi dedenin sözü geçseydi bugün bir ingiliz vatandaşı olurdun unutma bu biiir!
ben yıllarca izmirin varoş bir semtinde kürtçe konuşan insanlarla yaşadım. üniversite hayatımda en yakın arkadaşlarım hep kürttü. onlardan da hep kürtçe sözler öğrenmeyi çok severdim. dile elimden geldiği kadar özen gösteren biri olarak hiçbir zaman ayrım yapan faşist köpeklerle dil muhabbetine de girmedim. ama etnik sınırlar arasına sıkıştırmaya çalıştıkça bu dili fazlasıyla hakarete ve sığlığa maruz bırakıyorsun haberin olsun bu ikiiii!
tarih mutlak ve mutlak surette bulunduğu zamanın şartlarına göre değerlendirilmelidir ki adı tarih olsun. "ne mutlu türküm diyene" sözünün yeteri kadar iç rahatlatıcı olmadığı kesin. (ki arap kökenli olduğum halde bundan gocunmuyorum) belki "ne mutlu türkiyeliyim" diyene sözü daha kapsamlı ve etkili olabilirdi. ama bilmen gereken bir başka şey var ki bu sözün altında tek ırk değil tek ülkü, ortak tasa, ortak dert fikrinin yattığıdır. bunun adı milliyetçiliktir. milliyetçilik konusunu sözlüklerden bir araştır derim. bu üüüüçç!
bu topraklar üzerinde yaşayan (eğer kürt adıyla bir etnik köken varsa arap, laz ve çerkez adıyla anılması gereken etnik kökenler de vardır çünkü en basitinden bunların da kendine özgü şive değil; birer dilleri vardır alayına kadar) kürt dışındaki her bir etnik kökendeki insan neden kalkıp da "biz de kendimize ait bir çükümüz olsun istiyoruz" demiyorlar? neden özellikle kürt devleti? "biz burada cahil kaldık okulumuz yok" falan diyen oluyor çoğu zaman. kendini cahil olarak anan bunca insan nasıl oluyor da koskoca cumhuriyete kafa tutup kendi devletini kurmak istiyor? bu adamları kim destekliyor? ya da neden? bunu da bir sor derim kendine. bu dööööört!
marmara, ege kadar gelişmiyoruz çünkü destek yok diyorsun. bu konuda sana cem yılmazdan bir örnek vermek isterim:
--spoiler--
- devlet bizi desteklemiyor diye çıkıyo adam utanmadan. her şeyi devletten beklememek lazım. bugün sihirbazlar çıksa dese ki "devlet bizi desteklemiyor. destek istiyoruz" dese naapacak adamlar. tüm sihirbazlara 3000 şapka 4000 tavşan mı verecekler?
--spoiler--
bence kahvede sabahtan akşama kadar okey çevirileceğine, 80 li yıllardaki doğum kontrol yöntemleri ile ilgili çalışmalara destek verilseydi şimdiye çok daha gelişmiş bir doğu anadolu olurdu. bu beeşşş!
ben de sana soruyorum o zaman:
- neden hala töre cinayeti var?
- neden marabalar birer vatandaş oldukları, hak sahibi oldukları halde ağalardan korkmaktalar?
- neden o bölgedeki evlerin %90 ında uydu anten olduğu halde bir tanesinde national geographic ya da eğitici bir kanal izlenmiyor?
- neden kızlar hala 15 yaşında evlendiriliyor?
- neden o bölgedeki kütüphanelere ve okullara giden tonlarca kitap okunmadan sobalarda yakılıyor?
- neden hiçbir suçu yokken öğretmenler vuruluyor? bir hiç uğruna canlarına kıyılıyor?
- neden pkk denen godoşlar evden gencecik insanları zorla alıp dağa kaçırdıklarında analar, babalar arkalarından ağlamakla yetiniyorlar. neden engel olmuyorlar. (ben o durumdaki bir baba olsam öldüreceklerini bilsem gene peşlerinden giderdim.)
- neden oradaki ailelere daha fazla zarar verdikleri halde onlara karşı değil onlardan yana olunuyor?
başka ülkelerdeki etnik kökenleri bi okumalı, değerlendirmeli, kürt sorunu diye bişey yok. benim hiçbir zaman kürtlerle sorunum olmadı. ben kimseye "o kürttür" diye yaklaşmadım ya da ondan uzaklaşmadım. biraz shining!
deep-note : baran ve ciwan isimleri tamamen hayal ürünüdür.