ingilizce nin türkçe den daha iyi bir dil olması

entry269 galeri
    163.
  1. bir şeyi beş kelime ile anlatmanın, beş şeyi bir kelime ile anlatıp gönül gözüyle görmeyi öğretmesinden daha iyi olduğunu sananlar için olabilir. Kıstas kelime sayısı, vokabüleri ise;

    bir dilin gelmiş geçmiş en genç, en başarılı ve en bitirici noktasını yapmış filozofu * matematik için bir dil ararken matematik gibi bir dil bulduğunu belirtmesi ve bunun Türkçe olduğunu açıklamasını, kendi anadiline rağmen bunu savunmasını yokgörenler için olabilir. Kıstas kültürsüzlük ise;

    tarihi bu boyunca sayısız dille en çok kaynaşan üstelik çok güçlü Arapça, Farsça hatta Latince ile bunu yapabilen, sonra da tekrardan kuralları sayesinde bu dillerden ayırt edilebilen bir dil yerine özü Roma'nın Latince ve Yunan bileşimini anayasa diye uymayana keserek uydurduğu, her tür avrupai dilin bu nedenle birbirinin sadece tonaj farkında olduğunu ve bu dillerden şimdilik en rağmet görenini lakin daha iki yüzyılı bırakın elli sene önceki Amerikan ingilizcesi içinde bile büyük farkı olduğunu bile bile seçenler için olabilir. Kıstas tarih sevmemekse;

    milyonun üstünde en çok kök sözcüğe sahip ve her "isim"inin bir anlamı olduğu, her kelimenin birden çok anlama gelebileceği ve ek ve lisanlarla sonsuz kelimeye türetebileceği bir dil yerine, kapitalizmin tek değerciliğine maşa edilebilecek tek şey diyebilen onda da direten dediğim dedik bir dile saygı duyanlar olabilir. Kıstas eziklik ise;

    birleştiriciliği kabulleniciliği ile başka dillerden bu kadar kelime alabilmesini ve kendini kaybetmesini, artı yeni kelime üretme becerisini Latince gibi tıbbın ve temel bilimlerin yerine kaptırmayan bir dil karşısında yeni kelime üretmek için üç kelimenin baş harflerini alarak akronim üretmeyi çare bulmuş, "lazer de böyle bir kelimedir "l"ight .. "e"mition "r"ay ", bir dili kabul etmeyi, bunu da televizyon, telefon, internet gibi 100 kelimeyi geçmesen bir repertuar yüzünden dile getirmeyi isteyenlerin olabilir. Maksat birhaber olmanın dayanılmaz hafifliğini duymaksa;

    ve kulağa hoş gelen tınısını ritmini duymak bu ritim ile şarkılarının türkülerinin yüzyıllarca hiçbir coğrafyadan silinemediğini anlamak, yabancıların bile hatta öbür dili konuşanların bile "soylu" bulduğu bir konuşma biçime sahip olmaktansa yumuşak, kolay telaffuz edilebilen sessizlerin 3te birine seslilerin yarısına sahip olmayan, ö ü ^a ^o ^u gibi, bir dilde ancak bir kaç kafiye bulunabilmesinden ötürü hiphop ve rape arkafon oluşturabilecek olan bir dilden yana seçimini kullanmaktır. Kıstas sağır olmaksa;

    Latin Alfabesinin kabulünden sonra, yine bazı lehçelerden feragat edilmiş de olsa, okuma yazması en çabuk öğrenilen, okunduğu gibi yazılan, F klavyenin dünya daktilo yarışmalarında yıllar boyu fark ile birinci olmasını sağlayan bir dil yerine, yazılışıyla okunuşu arasında bazen alaka bile bulunamayan sadece böyle gelmiş böyle okunur denilebilen, üniversitelerinde dahi "spelling" yani heceleme dersleri bulunan çünkü akademik yazılarda yazım hatalarıyla karşılaşmaktan bıkmış olan bir dili, tuşlarının yerleştirilmesi tümüyle insanı daha zor yazmaya alıştırsın parmakları geliştirsin diye geliştirilmiş, isteyen araştırsın baksın, Q klavyeyi tercih etmektir. Kıstas okuma yazmanın PSP oynamaktan daha eğlenceli olmadığına inanmak ve herkes kullanıyor diye q klavye kullanmak, köşeye itilmiş en çok kullanılan ünlü seslere karşın buna boyun eğerek "konformist" koyun olmaksa;

    proposition olarak bulamayacağınız sadece üç örnekten -i (yönelme), -i (tamlanan), -in (tamlayan) eklerine sahiplik ederek cümleye matematiksel boyutu katan, cümlenin takibini kolaylaştıran, cümledeki parça bütün ilişkisini kelimeler arasına çokça kelime girse de koruyan bir dil yerine öyle olmayanı, sonda olan yüklem ile vurguyu ayarlamayı sağlayan bir dil yerine yüklemi koyduktan sonra alışveriş listesi sayar gibi araya virgül koyup koyup uzayıp giden, dinleyiciyi sıkan ve bırakın vurgusunu ne zaman bitirileceği bile kestirilemeyen bir cümle yapısını tercih etmektir. Kıstas cümlelerin on kelimeden fazla olmamasına, konuşmanın günlük hayatta ve insan sorunlarını çözmede pek de önemli olmadığına inanmaksa;
    5 ...