hepsi bu kadar, başlayınca dünden
örtülmelerdi
bu kadar kalan, bu kadar olan
ne tam ne eksik ama hep yarım.
yağmurlarla uyanıyorum ıslak,
ıslanıyorum,
üşüyorum
ve gözlerin
anlatmaya başladı yeniden
tükeniyorum.
kar ve bulut iki anlamsız duruş
iki anlamsız tanımlama,aşk ile nefret gibi
emek ile sermaye gibi...
hep gibi gibi geldi zaten
hep gibi gibi gitmedi giden ne olduysa,
gelirken buğulu olan giderken her neden ise
hep netti,
güllerimde öyle,
hani o bahçene bıraktığım ya da hiç tanımadığım,
iyi amcaların ölmesi, öldürülmesi...
şarap kadehidir aynı zamanda yaşamak ve haliyle nefes almak,
insan yüzü şarap kadehini kaldırınca mertleşir ya da yavşaklaşır,
bu yüzdendir şaraba ve sana olan tutkum...
bu yüzdendir her yenilgide mertçe sarhoş olmalar,
mertçe kahpeleşmeler
bu yüzdendir masalarda yapılan devrimler...
bir sarap kadehi gibi aşık olmak, bir sarap kadehi gibi
yaşamak,
bu yüzdendir...