bazı kişiler tarafından da belirtildiği gibi zengin olmanın bedelini ödemekte, nitekim çocuk bir suç işlemiştir ve hiç bir durum bu zafiyeti haklı çıkartamaz fakat toplumsal linç konularına da girmemek gerekiyor. insanların yanlış yapabilir modda yaratılmış olmalarının yanı sıra bu yanlışların boyutları da zaman zaman değişip, farklı boyutlara ulaşabilmekte. cinayet vardır kabul, suç işlemiştir kabul, suçunu çekecektir o da pek tabii kabuldür. çıkılması zor bir kuyunun içerisine atılmış, yukarıdan sürekli kaya niteliğindeki taşların atıldığı bir elemandır. kafa kesmiş, yakalansın ibne, şerefsiz katil diyerekten ahkam kestikten sonra, linç edilsin gibi veya cezaevinde şişlerler bunu diye söylenerek mi savunuyorsunuz kendi düşüncelerinizi?
her ne olursa olsun her insan gibi pişman olma olgusuna dayanarak pek tabi uzun süre ceza almamasını istediğimdir. olayda önemli olan pişmanlık duygusudur, bir anlık gaflet bugün cem garipoğlunda yarın herhangi bir kimsede olabilir. hergün en basitinden trafikte bile adamı çileden çıkartacak kişiler mevcut. serinkanlı düşünmekte fayda var. olaya biraz da maneviyat yönüyle bakıcak olursak da her türlü kötülük sonunda vicdan olarak pişman olup, tövbe bile etseniz islam dininde kapılar açık. burada önemli olan şudur ki; gerçek anlamda pişman olup, vicdan muhasebesi yapmaktır.
oturduğu yerden bi sikimden bile haberi olmayan kişi veya kişilerin ahkam kesmesiyle, oturduğu tabure üzerinden osurarak entry girmesiyle bazıları tarafından topluma mal edilen bu tarz olayların dibine inilinemez.
olan bir anlık gaflete kapılıp hayatını siken zengin gence oldu hepsi bu. her zengin fakirlerden daha zekidir mantığı ile içerde pek kalmaz muhtemelen, bunun da gerçekten vicdan muhasebesi yapan kişi ve toplum için pek zararı olmaz.