anneme rest çekmemi, kendime gelmemi, özgüven oluşturmamı sağlamıştır.
sabahtan beri aklıma düşen ilk şey 'o' olmuştu. şaşırtıcı olan kesinlikle bi damak zevkim olmamasına karşın manyak gibi onu istememdi.(iftara dakikalar kala ki artık bi uzay mekiğindeymişcesine yerçekimsiz hareket etme boyutuna atlanılmıştır. konuşmalar uğultu şeklinde duyuluyordur, gözlerde ise şaşılık peyda olmuştur).dakikaların asırlar gibi geçmesini engellemek için mutfaga dogru yol aldım. işte o anda farkettim. annemin elindeydi, masaya doğru götürüyordu. ama beni görünce:
-aa sen şimdi yemek yemezsin, kaldırayımda yemekten sonra getireyim.
herşey o an netleşti. yani uğultu, şaşılık falan gitti.
-ne diyosun sen anne yaa. ben sabahtan beri onun hayali ile yaşıyorum. ne demek yemekten sonra bıdıbıdıbıdı...(saydırmaya devam ederken bir hışımla tulumbacığıma doğru hamle yaptım)hayret bişi aaa yemekten sonraymış ver ver veeeeer (artık elimdeydi)sakın aramıza girme seviyoruz birbirimizi!!!
-nee? muahaaahahaha.
-anne şiii tamam her yerde anlatma, kıl etme adamı şiiii.