meydana gelen olayı savunmadığımı öncelikle belirtmek isterim sevgili sözlük. fakat benim bildiğim yağma, iç savaş görüntülerinden ya da siyasi sürtüşmelerden hatırladığım, camların kırılarak, dükkanlara zorla girilerek vitrindeki, içerdeki maların alınmasıyla oluşan durumdur.
fakat bugün meydana gelenler sel sularına kapılan eşyaların, nesnelerin ya da ne boksa tüm bunların sel sularından başkaları tarafından alınması olayıdır. tamam eyvallah her ne olursa olsun başka birinin malını almak, hakkın olmadığı bir şeyi elde etmek hoş değil fakat sabahtan beri haberleri izliyorum; o eşyaları kimse almasa zaten sahibine ulaşma şansı yok, akıp gidiyor sel deli gibi. nerde bulacaksın o eşyaları ve nasıl kullanacaksın bir daha.
açıklama yapıldı tüm maddi zararlar karşılanacak diye beşir atalay tarafından. ben buna hiç mi hiç inanmıyorum. nasıl yapacaksın hasar tespitini? bütün evlere girip çıkacak mısın gerçekten kimin eşyası mahvolmuş, kimin evi kullanılmaz hale gelmiş diye? bırakın abi bu lafları.
millette kendine göre, işe yarar bir şeyler bulmaya ve onları almaya gayret etmiş izlediğim kadarıyla. kaos oluşmuş zaten deli gibi, ortada kalan başı boş eşyaları da bir fayda görme umuduyla almaya çalışıyor herkes.
o eşyaları alanları değil de, aldıracak hale getirip, bu insanları buna zorlayan zihniyeti eleştirmek lazım bence. Kim yakıştırır ki kendine bir başkasının malını, mülkünü almayı? ha illa ki vardır bu karakterde kansız insanlar. fakat ihtiyaç yüzünden yapılmış gibi geliyor bugün yaşananlar bana. ya da ben çok iyi niyetliyim, yakıştıramıyorum milletime bunları..