04:00 sularında dışarı çıktım , öyle gezineyim , açık bir yer olursa da sigara alayım diye . Bakındım bayağı bi' , baktım açık yer yok , dedim siktir olup gideyim eve . Çark Caddesi'nden yürürken karşıdan gelen polis otosunu gördüm , dedim hassiktir . Geldi yanıma , durdu :
-Kimliğin yanında mı ?
+Buyrun , burada .
-(Yanındaki elemana uzattı ve merkeze bir şeyler sordu) Ne yapıyorsun bu saatte ?
+Sigara almaya çıktım .
-(Arabadaki eleman) Spor mu yapıyorsun ?
+Yok , sigara almaya çıktım .
-(Kimliği verdi) iyi akşamlar .
+Kolay gelsin .
Aslında çok sıradan bir olay ama , her zaman giymekten büyük zevk aldığım beyaz Nike eşofmanımın sağ cebindeki muşta , götümden terler akıttı . Daha sonra yürüdüm eve doğru , dümdüz eve gitmedim de , dedim bari arka sokaktan gideyim , eski sevgilimin evi orada , ne bileyim , siktir et işte , böyle gereksiz bir duyguya kapılıp evinin önünden geçmek istedim . Onun evinin oraya kadar geldim (ki sokağın yarısı ediyor) , baktım karşıdan bir sarhoş geliyor , ağzımda sigara , şimdi gitsem olay çıkma ihtimali yüksek , gece gece belâ almayayım başıma dedim , döndüm arkamı yürüyorum geldiğim yoldan . Köşeyi bir döndüm , polis otosu tekrar karşımda . Yürüyorum , bana doğru geliyor , döndüm sola , eve doğru , dua ediyorum bu tarafa dönmesin diye , dualarım motor sesinin yavaş yavaş yükselmesiyle boşa çıkıyor . Direksiyona sarılmış , beni izliyor adam , şimdi bir hareket yapsan , şüpheli diyecek , iyi de usta ben polis olsam sen sivil , ben seni böm böm kessem , işkillenmez misin ? Sonra geldim eve , rahat bir nefes aldım .
Velhassıl , gece bile dışarı çıkamıyoruz . Yok kimlikti , yok fazla oyalanma eve git laflarıydı , yok bu saatte ne işin var klasik sözüydü , garip garip olaylara giriyorsunuz sessiz bir gecede...
hoş gece dışarı çıkamamamız polisin yüzünden değil, bir türlü sokaklardan sökülemeyen suçlular yüzünden...