mümkün olmayacağı düşünülse de var olan ülkücüdür.
aramızda ülkücülüğün anlamını sadece çok kişiyle az kişiye dalmaktan ve tespih-kösele-takım elbise kombinasyondan ibaret olarak bilenleri seven ve destekleyen yoktur. ve bu çakallar(bunu en iyi ifade edebilecek tabir olduğunu düşünüyorum) yüzünden ülkücülük sadece düşüncesizlik ve kavgadan ibaret bir kavram olarak tanındığı için ettiğiniz küfürler ve bunu imkansız görmenizi yadırgamıyorum ve hak veriyorum.
fakat biliniz ki böyle kültürlü, bilgili ve akıllı ülkücüler mevcuttur. ha bunların mevcut olmadığının düşünülmesinin temel sebebi olan çakallar da beynine 'dikteye karşı olduğunu söyleyerek moda ve ortama uymayı' dikte ettiren ve beynini yıkatan, sonra da devrimci geçinenlerden farksızdır. sırf bir siyasi ideoloji uğruna insanları bu kadar acımasız yargılamayalım. herşeyden önce ve hiçbir ideolojiye bağlı olmadan, bilgisiyle ve aklıyla, ürettiği çözümlerle ideolojisini yansıtan bir insan hangi gruba dahil olursa olsun her türlü tartışmanın bile tadını ve hakkını verecek insandır. ve bunlar mevcuttur. hala var olmasından rahatsız olduğum sağ ve sol kavramına tıkılmış ve dahil edilmiş insanların arasında sayılan böyle insanlar vardır.
yani önyargıyla yaklaşılmaması ve hemen tepki verilmemesi gereken insanlardan biridir. ve bu insanların içinde diğerlerinden bir adım önde olan kişidir bu bahsettiğimiz kişi. neden mi? çünkü ülkücülüğün kötü olarak tanınmasında rol oynayan 95% lik kısmı oluşturan bu sözde ülkücüler ve çakalların arasında böyle birisi olmak ve fikirlerini objektif olarak, duygularını katmadan yansıtmak ve arkasında herşeye rağmen durabilmek zaten düşünebilen insanlar arasında farklı bir görüş ortaya koymaktan daha yüksek bir davranıştır. bu yüzden karalanmak yerine takdir edilmesi gereken insandır bu ülkücü.
bu kişiyle tartışmak mı? en güzeli. güvenmek mi? en rahatı. gerekirse ideoloji manasında kavga etmek mi? paha biçilemeyecek kadar büyük bir zevk.