anarşist felsefe gerçekte gayet humanisttir fakat toplulumuzda bu felsefe şiddetle karıştırılır. terörizmle uzaktan yakından alakası yoktur. anarşizm üzerine yazılmış tezlere ve çalışmalara bakarsak kadim zamarlardaki türkmen köylerindeki imece usülüne benzer anarşizm. herkes, herkese dostlukla ve içtenlikle yardım ettiği dostluk birlikteliğine, devlete ihtiyaç duyulmadığı sistemdir. kanımca bu yaşam tarzına en yakın millet türklerdir. insana değer verir ve bireyi baskılarla kısıtlamadığı için anarşizm huzura dayalı kuralsız sistemdir.
söylediğim gibi bir köy düşünün bunlar kendi aralarında ikna sonucunda oluşturdukları kurallar ve imece usulu ile yaşıyorlar, her çalışmada, her yapılan işte diğerinin gönül rızası alınıyor. herkes her işi ortak yaptığı için hırsızlık gibi zararlı düşünceler bu köyde yer almaz. gel zaman git zaman eli silahlı atlı birlikler geldi ve bu köyü devletin bir parçası yaptı. köyde artık eli silahlı muhafızlar var, bunun yanında devletin getirdiği vergi sistemide mevcut, belirleyici devlet olduğu için gönül rızası denen olay artık yok. bu yüzden istenmeden yapılan işler var kişisel tercihlerin yokluğundan huzur artık bu köyden uzak. bunun yanı sıra köylü emeğinden bir kısmını ne işe yaradığı belli olmayan devlete vermek zorunda ve ne kadar az verirsem o kadar iyidir düşüncesiyle kendi ürününü çalmaya başlamakta artık bu toplumda hırsızlık gibi zararlı düşünceler var.
anarşist toplum karı kız götürmekten öte gayet ahlakçı bir birlikteliktir.