türkiye'de ingilizce konuşarak ya da ermenice konuşarak bölücülük yapanlar kadar bölücüdür...
bir defa bu pozitif ayrımcılığı bir tarafa bırakalım.
sonuç itibarı ile "türkiye"nin resmi bir ülke, "türkçe"nin de resmi bir dil olduğu gerçeğinin kabullenmenin vakti geldi. evet arkanıza yaslanın ve bu gerçeği kabullenin dostlarım.
buna mukabil kürtçe'nin de resmi bir dil olmadığı, kürdistan diye de bir ülkenin olmadığı gerçeğini kabullenelim. gayrıresmi bunlar!
her kürtçe konuşan bölücü müdür?
ne yazık ki doğuda türkçe konuşamayanlar var. eğitim yetersizliğinden, özellikle bölgenin yaşlıları, okula gitmeyenleri türkçe'yi bilmiyorlar. bilseler de çat pat konuşuyorlar... bu gerçekle de yüzleşme vakti geldi...
şu her sakallıyı dedem sanma huyundan vazgeçerek, daha pozitif bir mantıkla adım atarsak, doğruları örtbas edip, kendi duygu ve düşüncelerimiz doğrultusunda ideolojik ve etnik enjeksiyon huyunu bırakırsak belki biz de şirinleri görebiliriz...