günlerden bir gün sahile uzandım yanlız kalıp felsefi düşüncelere dalmak amacıyla.* çok geçmedi dalgıç kıyafetli elemanın biri hemen önümden su yüzeyine çıktı. "ulan ne oluyoruz" demeye kalmadan arkadaşına içi midye dolu çuvalı uzatıp diğer boş çuvallardan birini aldı ve tekrar suya girdi.
anlaşılan bizim elemanlar iyi para kazanıyor ki dalgıç kıyafeti bile almışlar. yalnız başka bir husus var o da; midyelerin toplandığı yerin marmaraya dökülen ve artık boktan çok daha tehlikeli atıkların da içine karıştığı derelerden biri olması.