nesil savaşları

entry94 galeri
    42.
  1. değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. sözlük sürekli bir devirdayım içinde ve burada yazan ve bazen yazılarını ya da yazım formatını beğenmediklerimiz olabiliyor. bazıları sözlükten hevesini alınca bırakıyor, bazıları ciddiye alıyor ve ciddiye aldığını yazdıklarıyla da anlatıyor. yani gördüğünüz berbat yazarlar kalıcı değil. zaten heveslerinin geçmesi bir yana bir kaç çaylaklıktan sonra sözlüğe girmemeye başlıyorlar. panik yapmaya gerek yok.

    altıncı nesilde pırlanta gibi yazarlar da var. misal beşinci nesil dedin mi benim aklıma fırlama ve eğlenmeyi bilen adamlar gelir. belki bir çok kişinin de aklında bu vardır. şunu demeye getiriyorum; artık beşinci nesil'in bir mizacı var. beşinci nesil ilk geldiğinde şuanki altıncı nesilden pek bir farkı yoktu elbet, onlar da bunu biliyor ancak şuanda altıncı nesille uğraşanlar, onların format bilmemezliğine dem vuran beşinci nesil yazarlar biraz da dördüncü nesil'in onlara yaptığının tekerrürünü sağlamışlardır. demek ki hoşlarına gitmiş o günler. bgv

    uludağ sözlükte nesil savaşlarını dördüncü nesil başlatmıştır diyebiliriz. üçüncü nesil yazarlar dördüncü nesili ezme gibi bir niyetleri yoktu çünkü ezilmemişlerdi ancak dördüncü nesil neden beşinci nesili ezmek istedi onu da anlayamadım doğrusu. üçüncü nesilin yeni geldiği dönemlerde sözlükçülük bu kadar popüler değildi ve sözlük yazarı olmaya gelenlerin sözlük yazarlığı hakkında biraz olsun fikirleri vardı, üçüncü nesil değerli bir nesildir, pek az rastlanır.

    bu savaştan gocunan, gece yatağa yattığında yastığa gözyaşlarını dökenler yoktur kanımca ama savaşa girip alt nesil'i bozduğunu, üstünlük tasladığını ve egolarının tavana vurduğunu hissedenler pek çoktur. bu nedenle bu savaşta yenilmek tamamen tınlayıp tınlamamakla ilişkilidir.
    1 ...