"islami yönetim" adı altında halkına zulmeden bir devletin kaçınılmaz olarak varacağı sonuçtur bugün iran'daki olaylar.
iran'lı bir müzisyen arkadaşla taksim, halep pasajı'ndaki bir sohbetimiz gelmiştir aklıma olaylar sonrasında...
iran'lı müzisyen: ouuv saçların ne güzel uzamış(bir burukluk var kısacık saçlarının altındaki yüzünde)
poisonx: eyvallah dostum, sağol. kırıkları çok fazla ama...
im: olsun ya, uzayabilmesi güzel.
px: sen de uzat o halde. madem bu kadar seviyorsun uzun saçı.
im: ben iran'da yaşıyorum. orada saçların uzunsa polislerden dayak yemen kaçınılmaz oluyor.
px: hadi ya... ama dilimizi çok iyi konuşuyorsun.
im: evet, iran'da türkçe konuşulan bir dil.
px: evet, bunu biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum.
im: ben türkçe şarkılar yapıyorum. onun da etkisi var biraz bu şekilde konuşabilmemde...
px: ne güzel buraya tatile mi geldin?
im: evet grup arkadaşlarımızla beraber testament konserine geldik...
px: bence iyi fikir. bakalım bir ihtimal ben de gidebilirim konsere.
im: biletler tükenmiş ama...
px: işte o yüzden bir ihtimal diyorum ya.
(gülüşme efekti)
px: türkiye'yi nasıl buldunuz? beğendiniz mi?
im: türkiye cennet, insanları çok saygılı, belki de iran'dan gelince böyle olduğunu düşünüyor insan.
px: bak bu çok yüksek bir ihtimal.
im: sen bir de iran'ı görsen...
px: aslında bunu isterim ama şimdilik almayayım.
im: benim gitmem gerek şimdi arkadaşlarım bekliyor.
px: kendine iyi bak, umarım saçlarını dayak yemeden uzatabileceğin günler çok uzakta değillerdir...
sen, halkına, inançlara dayanarak zulmedersen, insanları hak'kın dinine küstürürsen akibetin bu olur arkadaş. daha doğrusu bu dünyadaki akibetin bu olur... ötesini biz bilemeyiz tabi.