kuran´a göre ölümden korkan ruh degil nefs´tir, dünya´daki ete kenetlenmis bir teskilattir nefs, nefs herseye sahip olmak ister, hic ölmemek ister, en güzel olmak ister falan...ölüm sözkonusu olunca da tabii biraz tirsar.
allah kuran´da insanlarin nefs´leriyle imtihan edildiklerini söyler. insanlarin sahip olma güdüsünün kontrol altinda tutulmasi gerektigini herhalde herkes kabul eder. bu sahip olma güdüsü nefsi bir güdüdür. islam fikihina göre insandaki güdülerin tümü hem ruhani hem de nefsi köklere sahiptirler.
islam´a göre ölen vücut ve nefs´tir yani sadece sinav sona ermektedir. yalniz bu sinav da verilen yanitlardan insanlar sonradan defteri eline verildigi zaman, sorumlu tutulacaklardir.
herkesin nefsi vardir. kabul etsin etmesin, herkes icindeki sesin varliginin farkindadir, bunu belki laboratuar ortaminda teste tabi tutamiyordur, ama hic kimse o sesi inkar edemez. ve herkes icinden yapilacak seyin hangisinin dogru oldugunu da bilmektedir. bu bir software´dir ve insanin icine yazilmistir. icinde insana konusan bu sesleri insan degerlendirdigi zaman, kendi nefsini kesfedecektir. böyle bir kesif herhalde ki her insan icin en büyük kesiflerden birisidir.
ölüm, iste bu etkiler altinda yasayan insanin tabii tutuldugu sinavin son erdigi yerdir, sinav odasindan cikista neyin bekledigi cok güzel gizlenmistir, bu da sinava dahil edilmistir. inanmayan icin uyarilar yapilmistir, inanan icin yapilmistir. herkes bile bile lades demektedir. yani ne olursa olsun bu sinav "adil" bir sinavdir.
haaa sinav degilde bir tesadüftür diyorsaniz, onu da diyebilirsiniz. belki arka oda bombos ve karanliktir, o zaman sinav kagidina yazdiklarinizdan sorumlu degilsinizdir. o da iyidir.
herkes kagida en dogru bildigi yanitlari yazacaktir. icabinda yanitlayamadigi sorular olacaktir. o sorulari da bos birakacaktir, bütün bunlarin karsiligi vardir hayatta.
ve elbet ölüm, sinavin bittigi yerdir. bundan tabii korkulur, insan her bilinmeyenden korkar, en bilinmeyenlerden biri ölümdür, ee haliyle ondan da korkar...nefis yüzünden.