bir garip ademoğlu. iki taraflı oynamasına rağmen bu transfer hikayesinin belki de en masum kişisi.
şimdi gençler, ben beşiktaşlıyım. ve bu transfer mevzusu ortaya çıktığından bu yana da mehmet topuz'uz beşiktaş'a transfer olmasını çok istedim. hala da isterim, zira adam mevkisinde alınabilecek en iyi yerli oyunculardan. bizde de o bölgede ciddi bir açık var, yararlı olurdu. ama olmadı, daha fazla para veren çıktı. neyse, bu işin başka boyutu.
bu transfer olayı noktalandı. fenerbahçe aldı oyuncuyu. beşiktaş'ın verdiğinin neredeyse iki katını vererek transferi bitirdi. hayırlı olsun. yalnız benim anlamadığım birkaç nokta var, bunları paylaşmak istedim. şöyle ki;
- bu adam güya antalya'da demirören'in hapsinde, otelde tutuluyordu. aziz yıldırım ve mass medyanın günlerdir ağzına sakız ettiği bahane buydu. lan bu nasıl tutsaklıktır ki adam elini kolunu sallaya sallaya tatilini yapıp memleketine dönüyor, ordan da aziz yıldırım ve sedat peker'in adamları gelip de kendisini uçakla istanbul'a getiriyor ?
- hadi onu da geçtim, kayseri'de hangi akla hizmet, milletvekillerinin valinin olduğu bir toplantı düzenlenip de topuz ikna edilmeye çalışılıyor ? bu toplantıda topuz'un yine de "ben beşiktaş'ta oynamak istiyorum" dediği rivayet olunmakta. ancak, kayseri şurasının götü bunu aziz yıldırım'a söylemeye yetmeyince topuz'a "sen söyle" deniyor. o esnada da aziz baba peker'in adamlarını da alıp uçağına atlayıp gidiyor kayseri'ye. maşallah. sanırsın guy ritchie senaryosu. snatch tadında.
- ve gerçekten anlayamadığım son nokta. her fırsatta "fener'în eskilerini alıp da oynatıyorsunuz" diye çemkiren sevgili fenerbahçeli kardeşlerim. doğrudur, fenerbahçe'nin eski futbolcularını alıp da oynatmışlığımız çoktur. lakin, bu adamların hiçbiri kalkıp da beşiktaş'a rest çekip "ben fenerliyim, orda oynamak istiyorum" dememiştir. hiçbiri kalkıp da beşiktaş için "götoğlanı" -ki göt ister biraz- dememiştir. şimdi kalkıp da, bana yusuf şimşek'i örnek gösterip topuz'un transferini savunanlara kusura bakmayın götümle gülüyorum. ki, koskoca bir taraftar kitlesinin böylesine geniş bir kabul mekanizmasının, sonsuz bir alış kapasitesinin ve dillere destan bir yüzsüzlüğe sahip olmasını da hakikaten aklım hafsalam almamakta. anlayan varsa beri gelsin.
