kurtlar vadisi pusu

entry3627 galeri
    1381.
  1. ablak bir bölümle daha sezona veda etmiştir. neresinden baksan final gibi durmayan bir 63'üncü bölüm sunmuştur izleyicisine. giderken de beklenen sinema filmine ufaktan bir göz de kırpmıştır hani.. hatta tüm o bölüm boyuncaki yaygaranın sebebi, o son bir dakikalık heykeltıraş sahnesi için bile olabilir..

    final gibi durmamasının sebepleri;

    -cevat, cevat, cevat... hani nerde bu adam? son üç-beş bölümde adama tavan yaptırıyorsun, finalde nerdeyse göstermiyorsun! sen polat'ı camiye gönderirken yollasana cevat'ı da mematilere.. polat'ın sallana sallana çıktığı nezarete cevat sallaya sallaya girer afedersin! kaldırsın komple kadroyu nezaretten, polat vurulsun, millet final görsün...

    -bulut memati'ye polat'la konuşması gerektiğini söylüyor.. isteyen adam bulut! belli ki mevzu derin.. ya tataroğlu bahsi geçecek, ya da ihtiyarlar... sen bi tut konuştur şu adamı, veya bir ipucu ver, ne anlatacak bu adam! aha işte kaldı o da havada.. kayıplarda zaten yavrum bulut.

    -mehmet fikret, davut tataroğlu'ndan ne istedi? tamam hadi, sezon finalidir bu, merak edilsin diye bırakmış olabilirler veya mehmet fikret abisinin ölümünden sonra yeni açılımlara girişiyor dedirtebilirler ama ne alaka yani? durup dururken ortağı memati'nin kankasını niye satsın ki! mehmet fikret'tir ne yapacağı belli olmaz diyelim...

    gelelim enteresan saçmalıklara;

    -güvenlik tedbirleri arttırılmış cevat'ın mekanına iki kişi nasıl girilebiliyor? çok enteresan...

    -bölüm başında hastaneye yusuf yusuf giren polat-memati ikilisi niye sonrasında koyver gitsin takılıyor?

    -durup dururken (daha memati-polat yakalanmamışken) hüsnü ile tuncay'ı polis niye götürüyor?

    -bir de çok enteresandır ki; memati ayağındaki yarasına baktırıyor. sonraki sahnede memati bulut'un başında. odadan sekmeden güzelce çıkabiliyor. akabindeki sahnede memati tekrar ayağına baktırmakta.. garip bir döngü olmuş!

    -tataroğlu yıldız'a sen gitme dediği halde niye hala bulut'a kendisi gidiyor? yanında bir-iki adamla gittin hadi; niye kapıdan 2 saniye bakıp, içeri bile girmeden geri dönüyorsun? [bulut tuvalete gitmişken bastıysa bunlar gülerim.]

    -hadi onu geç; konuşmayı bile zar zor beceren bulut kaçmayı nasıl beceriyor?

    -kel suikastçinin namaz dersi alması ne alaka? üstelik hocası diyor ki; "ayakkabılık var, ayakkabını dışarda bırakma." ama bizimki yine dışarda bırakıyor. garip!

    -bizim iskender büyük bir ara iki mermi yemişti di mi? adam doğru düzgün hastanede yatmadı bile lan. bari senaryoda; garibim erhan hani çolak molak diye, isabet ettirtmeseydiniz kurşunları iskender'e de, yine günlük hayatına devam etseydi adamcağız. daha mantıklı gibi sanki... bir de bu adam şeker hastası değilmiydi bi ara? herhalde yine yüce mevlamın işi, hastalık gitti, öz kızını buldu falan. talihi açıldı bir anda adamın. fakat yarım akıllı baş elemanı kenan kişisi, iskender'in yanında ceketini hiç iliklememekte.* oysa ki başbakanın yanında, kaç düğmesi varsa alayı da ilikliydi.. kenan da başbakana çalışıyor çıksın hadi!* bu iskender'in baş adamlardan yana yüzü hiç mi gülmeyecek allahım?

    -iskender neden camiye gidip de namaz kılmıyor? tepede pis pis başbakanı kesmekte.. üstelik kimse de yok üst katta. suikast sonrası yıkmazlar mı üstüne senin? hiç mi düşünmezsin be adam?

    -cami girişi cuma namazından ziyade bi bayram namazı edalarında. çocuklara oyuncaklar filan... caminin içi de pek bir teravih namazını andırıyor nedense. saflar boş diyedir herhalde...

    -minaredeki keskin nişancı görünümlü eleman ne ayak? bari kolpadan bi dürbün neyin takaydınız o bıcırık silaha da, "teknoloji" filan der örterdik üstünü..

    -bizim ömer baba yine çakallık peşinde.. memati'nin oğluna 'memati ali' ismini dayıyor, bir de sonra diyor ki; "memati gibi xxx, ali gibi yyy olsun!" desene 'benim bi alim vardı polat oldu, efe oldu, bi bok anlamadım. uktedir içimde, sana da ali koycam amk.' diye... adamın bi ali takıntısı var ama, hayırlısı...

    onca şeyin arasında minik güzellikler de yok değil hani;

    -memati baş karakterini canlandıran gürkan uygun'u tatlı kaçıklar dizisindeki rolünden sonra ilk defa dişlerini göstererek sırıtırken görüyoruz. hırlamadığı zamanlarda şeker bir şey oluyormuş, unutmuşuz.

    -tee 63 bölüm önce dizinin baş kötüsü olarak tasarlanan davut tataroğlu, sonunda 'ben de varım!' dedi. dizinin en başında; hani büyük aileler filan vardı, aralarındaki hesaplaşmaları izleyeceğiz diyorduk hep.. ama adamlar damıta damıta tataroğlu'nu bir başına bıraktılar neredeyse... önümüzdeki sezon da, büyük ihtimalle tataroğlu'nun etrafında şekillenen bir sezon olabilir. [ama tabi dizinin akşam yazılıp, sabah çekilen dinamikte bir senaryosu olduğundan; hiç belli olmaz.]

    demem o ki; ablak bir final işte... o son heykeltıraş sahnesini de filmde çözeriz herhalde.
    18 ...