özlenen sevgiliye dön artık diyememek

entry38 galeri
    21.
  1. Gece tüm karanlığını göstermeye başlamıştı yine... Ortalığı kaplayan o özlem kokulu umutlar bir bir boğuluyordu gecenin karanlığında. Uyumak için yatağa girip gözlerini kapayınca, o aklına kazınmış bir çift gözün hayali sarıyordu tüm bedenini... Aldığı her nefeste onun kokusunu duyuyor, içtiği suyun tadında bile onun dudaklarını buluyordu. Vazgeçti uyumaktan; Kalktı yatağından. Havanın olanca soğuğuna aldırmadan çıkmıştı dışarı... Gece sessizdi! gecenin sessizliği o an en hüzünlü melodi gibiydi kulaklarında. Bu hüzünlü melodiyi bozmak istercesine onun sesini aradı kulakları, gece soğuktu üşümüştü elleri; ısınmak istercesine onun ellerini aradı elleri... oturdu bir kaldırım kenarına; vazgeçti yaşamaktan... sonra onu yaşama bağlayacak bir umutmuşçasına onu aradı tüm bedeni ve zihni! Neydi bu yaşadığı? bu soruyu sordu kendine... defalarca... dün gece, önceki gece, daha önceki gece... yine bunları yaşadığını fark etti. Ve git gide daha derin, daha koyu, daha yoğun bir hal adlı yaşadıkları. Bir hastalık gibiydi, günden güne büyüyen... Sonra dudaklarından o kelime dökülüverdi! Özledim! dedi ve ağlamaya başladı. Gecenin sessizliği bozulmuş, ağlamanın ve hıçkırıkların oluşturduğu o haykırışın içinde kaybolmuştu o hüzünlü melodi. Duvarları yumrukladığı elleri artık üşümüyordu ve içtiği sigaranın tadı kaplamıştı dudaklarını... onun tadını aramıyordu artık. O an anladı ki çektiği sonsuz acılar bastırmıştı özlemini! Vazgeçti aramaktan eski sevgilisini... vazgeçti ona dudaklarından dökülen kelimeyi söylemekten... seni özledim demekten... Vazgeçti ve Dön diyemedi özlediği sevgiliye! Yürüdü; sabaha doğru, güneşe doğru... her adımında yeni umutlar sardı ruhunu, her adımda biraz daha unuttu onu... oysa farkında değildi; aşk dediği, özledim dediği şeyin ruhun ta kendisi oluğununun, bir zamanlar ona adadığı ruhun ta kendisi olduğunun...

    efw
    1 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük