sayfa 143,
nadir nadi o günlerin yoğunluğundan arınarak, yıllar sonra anılarını kaleme alırken " 12 mart'ı alkışlarken aldanmış mıydık ?" diye soruyordu. ve " 27 mayıs gerilerde kalmış, yozlaşmıştı. muhtıra, rayından çıkan rejimi atatürkçü, devrimci düzlüğe çıkarmak amacını mı güdüyordu, yoksa örtülü bir faşizmin habercisi miydi ?" diyerek, muhtırayı aceleci bir tavırla desteklemenin pişmanlığını yaşıyordu.
ilhan selçuk'la birlikte 9 mart hareketinin içinde olan ve yıllar sonra cumhuriyet'in e n genç genel yayın müdürü olacak hasan cemal, o günleri yazdığı anılarında, gazetenin bu hareket içindeki işlevini şöyle anlatıyordu :
darbenin beklendiği günlerdi. 1970 sonları. kızılay'da bir binanın cephesine kocaman bir pankart asılmıştı: " iktidar gaflet ve delalet içinde !" atatürk'ün sözünden esinlenen bu pankartın fotoğrafı ertesi gün cumhuriyet gazetesinin manşetine oturmuştu.
belki de o pankart, cumhuriyet'in manşetindeki yerini bulsun diye asılmıştı kızılay'ın göbeğindeki o binaya ...
evet !
askeri biraz daha kışkırmak için ...