beslenilen yerin vesile olduğu adlandırmalar en kati şekilde vatikan'la hayat bulmakta.bir kere oradan para alıyorsan geçmiş olsun.misyoner olma konusunda hiç bir engelin kalmamış demektir.böylesine yargı hüviyetine ulaşmış bağ kurma kabiliyetini geliştiren de vatikan'ın kendisi.ilahiyatçıların vatikan'dan nemalanmaları eskiye dayanan ve hatta bayatlayan bir haberdir.darvinizm'e karşı açılan teist savaşlarının en önemli finansörü vatikan abidir.zamanında harun yahya'ya da belgesel ve konferans gibi bilgilendirme operasyonlarında vatikan'ın elini cebine attığı ve oldukça cömert davrandığı vakidir.amma münferit olarak alınan paraların kısayoldan misyoner lan bu adam tanımına götürdüğü de halkımızın doğal bir soyut gerçeğe ulaşma metodudur.somutlaşıncaya dek vatikan irtibatlı herkes bu prensip doğrultusunda subjektif misyonerdir.
18 vitesli artiz bisikletiyle gelen edit:misyonerlik faaliyeti insanların çaresizliklerinden faydalanmayı amaçlamadığı,para karşılığında dinlerinin satın alınmadığı müddetçe etik ve normal bir durumdur.insanların dinlerini tebliğ etmeleri kadar saygı duyulacak bir şey yoktur.bir insanın kendi ülkesini,çoluk çocuğunu bırakarak bir başka ülkeye gidip oradaki insanlara dinini anlatması takdire şayan bir durumdur.
