postal fetişisti tatlı su faşolarını gün yüzüne çıkaran hadisedir..
neymiş "ne darbe ne şeriat yanlısı"ymışlar bizim çocuklar, şimdi bir de bu çıktı. böyle sulu, vıcık vıcık ikiyüzlülük barındıran bu iğrenç slogana tutundular şimdi de. "biz kaç kişiyiz" geyikleriyle sokaklara dökülenini çok gördük ama "darbeye hayır" mitingi yapanını göremedik henüz nedense. neden acaba? darbe karşıtıymışlar ama...
bir de nereden çıktıysa "halk tsk'yı herşeye rağmen seviyor" muhabbeti var, nereden biliyorlarsa? evet seviyor halk orduyu, ülke topraklarını koruyan, çocuğunun silah altında olduğu, zamanında kendisinin de görev yaptığı orduyu hala seviyor halk. ama 2 defa ülkeyi kaosa sürükleyen, evini barkını talan eden, babasını tutuklayıp işkence yaptıran orduyu seviyor mu halk bir sorun bakalım. yönetime fazlasıyla musallat olmuş, halktan daha fazla söz sahibi olma arzusuyla yanıp tutuşan, mgk ile sivil yönetimi denetim altına almaya çalışan ordu ne kadar seviliyor acaba?
liberal görüşe sahip olduğum için oldukça yalnız olduğumun farkındayım. çünkü devlet kapitalizmi taraftarı sığ sağcı ya da muhafazakar partileri liberal diye adlandıran cahil ötesi bir toplumda yaşıyoruz. avrupa'da muhafazakar-hristiyan demokrat partilere en büyük eleştirilerin liberallerden geldiğini hatırlatmak bile istemiyorum, biliyorum ki pek kimse anlamayacak. batıda yaşayan bir türk'üm, üniversite mezunu, çalışan... cemaat memaat bir yana islam inancından bile olabildiğince uzak bir türkiye vatandaşıyım.
söyle bakalım ey sözde darbe karşıtı ulusal milliyetçi; taraf kapanınca ne okuması gerekir bu dinsizin? zaman mı yoksa vakit mi? söylesene saçmalamak, fikir sçmak bu kadar kolay mı?