dogmatik inançlar ve yargı ortamı

entry9 galeri
    5.
  1. başlıkla açıklama arasında bağlantı kuramamakla birlikte, başlığa göre değilde açıklamasına göre cevap verebileceğimiz bir entry.

    islam'ın ana kitabı olan kuran'a bakıldığında allah'ın, önüne geleni cehenneme atma hevesinde olan bir sadist olmadığını görüyoruz!

    ebedî cehennemlikleri tarif ederken: "yaptığı kötülük kendisini çepeçevre kuşatmış olan" ibaresi bir çok ayette verilmektedir. diğer ayetlerde göz önünde bulundurulduğunda anlaşılmaktadır ki insan, evrensel insani değerlerini kaybederek başkalarına zarar vermeyi yaşam tarzı haline getirmişse ve bundan vazgeçmiyorsa, bu dünyayı başkaları için çekilmez hale getirdiği gibi, öbür dünya da onun için çekilmez hale getirilecektir -ki bu adaletin ta kendisidir!-

    kuran'a baktığımızda, insanlara emir ve tavsiye edilen değerlerin, evrensel olduğunu görmekteyiz. içkiden kumara, zinadan faize kadar tüm yasaklar, bu gün hıristiyan devletlerinde de sınırlamalara tâbi tutulmak zorunda kalınan (bkz: fransa)ve zararları bilimsel tez ve dergilere konu olan evrensel olgulardır.

    yine kuran'dan anladığımıza göre birey, evrensel değerlere uyum sağlamaya çalışıyor, insani değerler açısından hatalarından ötürü pişmanlık duyuyor ve düzeltme gayretine giriyorsa, yaratıcıya ve onun terbiye edici sıfatlarına da inanıyorsa, bu insanın cehenneme gideceğini hiç kimse iddia edemez.

    burada yaratıcının terbiye edici sıfatları önem arzetmektedir. aslında bu konu da evrenseldir. zira "doğru bilginin kaynağı nedir?" sorusuna verilebilen tatminkâr tek cevap "yaratıcı" olabilmektedir. doğal olarak, doğru bilginin kaynağı olan yaratıcı, yarattıklarını bilgiyle donatacaktır. ancak dünyaya gelen insan ile hayvanı karşılaştırdığımızda; hayvanın, hayatı için gerekli temel bilgilerin çoğuyla donatılmış olarak gönderildiğine şahit olmakla beraber; insan için durumun tam tersi olduğunu görmekteyiz. bu durum bizlere peygamberlik müessesesinin zorunluluğunu öğretmektedir. dolayısıyla insan, yapacağı basit bir araştırmayla, dünya üzerinde şu an var olan din ve felsefelerin hangisinin ilahî hangisinin beşerî olduğunu kavrayabilecektir.

    ayrıca, çarpık bir hümanist anlayışla olayları değerlendirmek, bizi çok ciddi yanlışlara sürüklemektedir. meselelere hep insan açısından bakmak doğru değildir. bu yaratıcıyı pasivize etmekten başka birşey değildir. dolayısıyla yaratıcı yarttıklarının kalplerinin içinden geçeni dahi bilmektedir.bu durumda yine kuran'a dayanarak diyebiliriz ki: "kişi allah'a yönelecekse, o kişi kaf dağının ardında bile olsa allah ona hidayet verir. ama kişinin allah'a yönelmeye niyeti yoksa peygamber soyundan bile gelse (bkz: ebu leheb) ya da en çok mucizeye şahit olan kişi de olsa (bkz: ebu cehil)hatta bir zamanlar allah'a yakınlığı ve allah'ı müşahade edebilmesi yönüyle bizlerden daha şanslı da olsa (bkz: iblis) kişi iman etmeyecek, allah'a yönelmeyecektir.

    sonuç olarak mesele: hristiyan, budist, şamanist ya da yahudi bir ailede-ortamda dünyaya gelmek değildir.allah o kullarından kendisine yönelene zaten hidayet eder. bu konuda gönlünüz rahat olsun.

    ayrıca, islami ortamda dünyaya gelen herkes kurtuldu diye bir hüküm de yoktur. günümüzün -sözde- müslümanlarının, islamı ne kadar yaşadığı ortadadır.
    0 ...