genellemenin yanlış olacağı durumdur... her yerde aynı bakım yapılmayabilir ama bakımlı olan yerler vardır. özenle temizlenen yurtlar...
benim kaldığım yurtta her sabah ıslak - kuru temizlenirdi yerler. öpücükle uyandırırdı hademe öğrencileri. *
ayrıca şöyle bir gerçek var :
hani derler ya çevre bekçi ile değil akıl ve sevgi ile korunur diye. işte bu her türlü kamu malı için geçerlidir. kamu malı akıl ve ona duyulan sevgi ile bakımlı kalır.
iddia ediyorum bakımsız öğrenci yurtlarının suçu %50 devletinse, %50 orada yaşayan öğrencinindir.
çünkü bizler kamu malını korumayı öğrenemedik. yakmayı, kırmayı marifet bildik. nasıl bulduysak öyle bırakmadık. ilkokulda da böyle oldu, lisede de...
sonuç olarak suçun yarısından çoğu orada yaşayan öğrencilerindir.
söylemeden geçemeyeceğim, bir arkadaşım lisede yatılı okumuş. yurt müdür bir gün bunları dizmiş. sebep bir karyolanın kırılması. müdür aynen şu sözü söylemiş : ulan size demirden y.rak olsa dayanmaz !
adama hak vermemek elde değil. bilen bilir o yataklar zaten demirdir !
sonuç olarak iş vatandaşa düşüyor, öğrenciye düşüyor. hademeler görevlerini yapıyorlar. ha yapmayan varsa sen hizmeti almak için çabala. ama işe önce kendinden başla.
