ben kumdum,
denizin altında yatardım.
sonra, bir istiridye kabuğunun içine oldum.
kabuk beni işledi, inci yaptı.
bir kabuğun içindeki inciden kimin haberi olur ki!
sen derinlere daldın, çok derinlere.
o kabuğu avuçlarına aldın, sudan çıkardın.
sen kabuğun içindeki inciyi çıkarıp adını inci koyana kadar kum tanesiydim
senin avuçlarında inci oldum, sevda oldum.
nolur beni yeniden rüzgarlara bırakma medet!
ben kum tanesiyim, yok olur giderim...