ne zaman batı'nın üstünlüğü gündeme gelse sivri zekalının biri çıkıp diyor ki "abi ortaçağ'da fransa'da millet boklara basmamak için topuklu ayakkabı giyiyormuş" "parfümü fransızlar keşfetti çünkü bok kokularını bastırmak istiyorlardı."
ortaçağda fransa'yı bok götürüyordu evet. iyi de bundan bize ne ki?
sezerciğe "baban yok mu senin? nee yok mu? piç piç!" diyen o mahalle çocuklarından ne farkı var bunu söyleyen adamın?
ya da güçlü bir rakibinizi "oğlum sen çocukken altına kaçırıyormuşsun hahaha yuh be!" diyerek aşağıladığını sanmaktan ne farkı var?
adamlar o dönem sokaklara sıçtılar. şimdi ağzımıza sıçıyorlar.
bunu anlatsana
adama "boklu" diyeceğine bir otomobilde sen yapsaydın da biz de renault'a citroen'e binmeseydik.
şirkette sizden hızlı yükselen rakibiniz hakkında patronunuza gidip "patron bu adamın anası orospuymuş. ne diyorsunuz hala genel müdür yapmayı düşünüyor musunuz?" deseniz patronunuz hemen vazgeçip sizi mi genel müdür yapacak?
bırakalım artık bu boktan işleri hocam yaa!
buna kuyruğuyla bok atmak denir.
o zaman sokağa sıçıyordu bugün hijyeni icat etti.
her sene en az bir kere bozuk, kokmuş gıdalardan ilkokul çocukları hangi ülkede zehirleniyor?
çeşmelerinden bir bardak su içmeye korktuğumuz şehir hangisi?
gıda denetimlerinde un çuvallarının içinde parti veren fareler hangi ülkede yaşıyor?
kimin denizleri kirleniyor, altın boynuzunu bok götürüyor?
üçyüz yıl sonra sokaklarına sıçmaya başlayan bizler, üçyüz yıl önce yaptıklarından dolayı başka bir milleti aşağılamaya kalkıyoruz.
hep kaybeden olmanın, tembel, üretemeyen, pasaklı insanlar olmanın ezikliğini bu şekilde mi dindireceğiz?
memleketi pislik götürüyor. sen kalkmış fransızın bokunu anlatıyorsun
hadi canım hadi bakiim işimiz gücümüz var.