Yalnızlık kişinin kendisiyle buluşması... kendisiyle tanışması... kendisini tanıması... kişinin sürülere karşı kendisini koruması, onlardan kaçması değil, aksine sürülerin içine atılmışken, tam da sürülerin içinde iken kendini farketmesi... Yalnızlık gerçekte bir fiil, bir hareket değil, aksine bir hal, bir farketme hali... bu bakımdan zamanı değil, zamandan halini yaşar... Kimse başkası kadar yalnız olamaz, aksine herkes en kendisi kadar yalnızdır. Çünkü tek başınalığı başkaları, yalnızlığı ise sadece kişinin kendisi farkeder. sen "sen" kadar yalnızsın, ben "ben" kadar!.. eğer "başkasının" yaşam tarzıyla donanmış olabilseydik, belki ancak o zaman "o" nun kadar yalnız olabilirdik... çünkü "O" da "O" kadar yalnız!... yalnızlığı yaşayan insan kalabalıkların içindeki uğultulara maruz kaldığında "kalabalıkları" farketmesidir.