--tabe ki spoiler--
şimdi, kate diyor ki, adaya geri dönücem, claire'ı bulacam. kate, geri dönmek istiyor ve mutlu. ajira hava yollarındaki kate'e baktığımızda ise, başlarım böyle aşkın ızdırabına ifadesi var. bunun sebebi şöyle olabilir; kate claire'ın annesi ile konuşurken, 2. kez adaya geri dönmeye hazırlanıyor fakat ajira havayolları'nda ki sahne, 2. geri dönüş sahnesi olmak zorunda değil, uçaktakiler belki orada 10. geri dönüşlerini yaşıyorlar, biz 2. diye biliyoruz.
daha da uç bir örnek vereyim, james ford, küfür etmeyen, temiz bir delikanlıdır, adaya gide-gele küfür manyağı olmuştur. 2 kelimesinden birisi -son of a bitch-dir. james adaya ilk geldiğinde, walt'la ilgilenmiş, onu eğlendirmek için ağzına portakal takmıştır. adaya 3. kez gelişinden sonra, contayı yakmış, sürekli lakap takan, jack'e -komunist yaşam tarzınız beni ilgilendirmiyor, ben burada böyle iyiyim- diyen bir insan haline gelmiştir. locke'da, ya geçen seferlerde, şu siyah çocukla hep james ilgilendi, biraz da ben şaklabanlık yapayım deyip, portakal'ı ağzına takıvermiştir.
ya da, ya da, adadan 23. kez gidişlerinde, charlie locke'a lolo yapmıştır. locke'da 'destiny' demekten kalan vakitlerinde, charlie'nin güzel yüzünü şöyle bir pataklayıvermiştir.
locke'a bakalım, 100 gün boyunca, kaderde varsa düzülmek, ne gerek var ki üzülmek, diye gezinen bir tipi, others'ın oba başı yaptılar. bence bize gösterilen kısım böyle. locke'un 8. gelişte, neler yaptığını, 46. gidişte widmore ve penolope'yi nasıl kurtardığını bilmediğimizden, 'destiny diye gezindi, reis oldu be adam' diyoruz.
--spoiler--