yazar kalemini aldı ve kendisini bi arayışın içine attı aniden. yılları karışmış bir takvime anlamsız notlar almaktan sıkılmayan bu insanların asla okumayacakları bir yazıyı kaleme alma özlemini bastırmadı ilk defa. yazmaya başladı...
hayır başlamadı.
başlayamadı olmayan birşeyi yazmaya. tüm olmuşları zaman çizgisinde kaybedebilmiş olmasına rağmen olmayan birşeyi açıklayamadı kimseye. derin bir nefes aldı ve yıllardır sahip olduğu etrafı iyice soyulmuş kalemini karanlığın içine doğru bıraktı. gözlerini kalemden ayırmadan dudaklarını kalemle buluşturdu. tuttu ve gömlek cebine yerleştirdi eski dostunu.
bir masal çizmeye başladı, gökyüzünü de bu suçuna ortak etti elbette. yıldızları gördüğü halde inanmamakta direten kalplerine siyah boyalar çekmiş o insanlara farklı bir rengin de mümkün olduğunu göstermeye çalıştı.