sıradan herhangi biriydi önce,
ta ki gözlerine değince
değişti tüm sahne..
kendi habersiz başrolümde
zihnimde yer yok
başka bir fikre
gözlerimde hayali örtülü perde
bir de gurur var serde
ne kadar inkara girişsemde
her yeni görüşte yer mi ediyor ne
kalp çarpıntıları da başladıysa
kontrolden çıkmış akıl, fikir, denge
silkin kendine gel
tanımaz bilmez o seni
nerden çıkardın ki
git arasana dengini
heves etme nafile
tek derdin oldu bey'in kendi
kaile alıyor olsa seni
tutma kendini
oysa görmezmisin ki
gözleri seçmiyor seni
aşk besleme dön geri
yitirmemişken kendini
platoniğe yol alıyoruz
dur diyesim yok bu gidişe
gönüllü koyulsamda aşk meşke
ileri gitmiyor hikaye
esas oğlan umursamaz hallerde
keskin bakışlar hiç yumuşamaz mı
sessiz çığlık kulağına çalınmaz mı
tek bir tebessüm çok yakışacaktı
günler günleri deviriyor
aşk iyiden iyiye beliriyor
donuk bakışlar değişmiyor
umursamazlığı daha mı çekiyor
ve en nihayet
esas oğlan farkına varıyor
ama mesafe kısalmıyor
hem çok yakın hem de uzak
hikaye istediğim gibi gitmiyor
durup da bir bakınca
ümit beslemek bile güç görünüyor
içimi bu duygu neden kemiriyor
kalp mantık bir yanda çelişiyor
günlerden bir gün bakışlarımız kesişiyor
ne oldu da nefesim kesiliyor
seyrine doyamayıyorum ben onun
git gide içime işliyor
eldense bir şey gelmiyor
uzaktan bakmak yetmiyor
vazgeçmek, caymak için artık geç
çoktan çöktü içime dert
tek zorum onu görmek şimdi
saat 14.00 olunca
sözleşmiş misali
ha geldi, ha gelecek diye
heyecanın, sevincin tanımı
farklı artık bende
bir gün görememek
bedel bin derde
görmüyor olsa da ne değişir ki
tek taraflı da gider bu sevgi
belki ben değilim dengi
hem aşk değilmi dengesizlik hali
aylar geçti hala başrolümde kendi
hikaye mutlu sonla bitmeyecek besbelli
sözü edilen kafdağı varsa bir yerlerde gizli
hayallerim kafdağının eteklerinde şimdi
bitti dediğim yerde başlıyorsun yeniden
bilmezsin bir bakıştan ne anlamlar çıkartıyor isteyen
kaç atımlık umut kaldı olmayacak mı sahiden
arkanı dönüp gidiyorsun ya farkın yok ki caniden
karşımda olduğunda sadece sen ve ben
dondu diğer herşey kim ne farkeder
olur da bazen geliyoruz ya gözgöze
günümün en güzel dakikası kuşkusuz o an işte
görürmüyüm kendimi gözbebeklerinde
çok diliyorum ama hala yok işte
gülen yüzünü görmek nasıl beter bir işkence
tarifsiz bir hale bürünüyorsun sen gülünce
gidişlerin olmasa, gelişlerini unutturan
bir kez de arkanda bıraktığını umursasan
gözümün önünden an olsun ayrılmasan
beş çayımı sana bakıp yudumlasam
karanlık çökünce yerin bellidir
yanından geçip gitmesi ne de zor gelir
yalnızsın üşümüştür hem belki ellerin
bir merhabayla tokalaşsak gerisi gelir.
28/ocak/09
ilham verene değil, sözlüğe hediyem olsun.