3 büyüklerin yerden yere vurulduğu, 2'sinin teknik direktör değiştirdiği, fenerbahçenin ise maliyeti yüksek olduğu gerekçesiyle teknik direktörünü gönderemediği,3 büyüklerin her hafta berbat top oynuyorlar diye eleştirildiği, gazetelerin her hafa 3 büyükler için 'son 5 yılın en kötü sezonu', 'son 10 yılın en kötü deplasman performansı' diye başlıklar attıkları bir ligde; 3 büyüklere doğru düzgün puan farkı bile atamamış, futbol anlayışı mehmet yıldız'a uzun top attırmaktan ibaret olan bir adamın saçmalamasıdır.
sivassporlu futbolculara en ufak bir lafım yok. onlar tüm iyi niyetleriyle bir hayalin peşinden gidiyorlar ve sonuç ne olursa olsun alkışı hak ediyorlar. ama 2 sezonluk başarıyla bir tarafı kalkan ve kendini 5. büyük ilan eden bu uyuz herif boyundan büyük laflar etmeye başladı. fenerbahçe'nin eski bir futbolcusu olduğu için değil bu öfkem. tuncay da, rüştü de, roberto carlos da fenerbahçeli. lefter de fenerbahçeli, can bartu da. bakın bakalım birine kötü bir lafım olmuş mu? aksine carlos'a da, tuncay'a da hayranım.
fenerbahçe galatasaray'a -hakaret ve küfür olmadıkça- her lafı söyler, her türlü geyiği yapar. çünkü o fenerbahçe'dir. bizim hem ezeli rakibimiz hem de ebedi dostumuzdur. bu kadar büyük olmamızı borçlu olduğumuz dostumuzdur. keza beşiktaş da öyledir. fenerbahçe ya da beşiktaş'ın olmadığı bir lig bir galasaraylı için sonunda şampiyonluk olsa da zevkli değildir. ama sivasspor'un olup olmaması galatasaray'ın umrunda değildir dahası birgün galatasaray sivas'ı umursayacaksa bunu bülent'in saçma açıklamalarıyla yapmayacaktır. büyüklük demeçle olmaz, bir şampiyonlukla olmaz; 100 yıllık bir tarihle, 100 yıllık bir kültürle, sayısız başarılarla, milyonlarca taraftarla olur. o yüzden bülent sen istediğin kadar ağla ya da bağır galatasaray, fenerbahçe, beşiktaş seni büyük olarak kabul etmediği sürece sen bir hiçsin.
