trafik kazasını çok boyutlu biçimde tasvir etmek

entry5 galeri
    4.
  1. Tarih: 15 Nisan Saat: Yaklaşık 05:00 (CST) Yer: ABD'nin Teksas eyaletinin merkezinde, 287 mil işaretinin yakınındaki ücra bir otoyol bölümü. Koordinatlar - Ekstra bir gerçeklik katmanı için enlem ve boylam da sağlanmıştır.

    Altıncı saate girerken, Jessica'nın hayatı korkunç yaralarının arasında hızla tükeniyor. Vücudu tanınmayacak kadar parçalanmış; uzuvları kopmuş, iç organları yol kenarlarına grotesk birer süs gibi saçılmış. Bir zamanlar canlı olan genç kadın şimdi asfaltta hareketsiz yatıyor, aldığı her sığ nefesle hayata tutunmaya çalışıyor.

    Mike, bağımlılık kılığında kendi şeytanlarıyla savaşan sorunlu bir ruh. Saatlerdir bu otoyolda dolaşıyor, isteklerini dindirecek ve onu içten içe tüketen acıyı uyuşturacak bir şey -herhangi bir şey- arıyor. Jessica'nın parçalanmış bedenine yaklaşırken, karşısında duran şeye karşı bir tiksinti ve hastalıklı bir hayranlık karışımı hissetmekten kendini alamıyor.

    Mike'ın otoyolda sendeleyerek ilerlemesinin sesine, sığ nefesler alırken aldığı zorlu nefesler eşlik ediyor.
    Mike kendi kendine mırıldanıyor: "Bu berbat bir şey... Kim böyle bir şey yapar ki? Görmek istemiyorum dostum..." Sözlerine rağmen, gözlerini önünde açılan korkunç sahneden ayıramıyor.
    Mike dehşet içinde hayranlıkla izlerken Jessica son nefesini veriyor. Vücudu gevşiyor ve etrafını saran katliamın ortasında sonsuz bir sessizliğe gömülüyor.

    Jessica, bu acı ve ızdırap dolu hayatın ötesinde ne varsa ona doğru giderken, Mike onun cansız bedeninin başında dikilir; insanlığın en karanlık anlarından birine tanıklık eder. Uyuşturucunun etkisindeki zihninde, kendi iç şeytanlarıyla boğuşurken, az önce tanık olduğu şeye bir anlam vermeye çalışır:

    "Dostum... Bu doğru değil. Kimse böyle bir boku hak etmiyor. Benim gibi bir uyuşturucu bağımlısı bile."
    Sanki korkunç bir kâbustan uyanmaya çalışıyormuş gibi inanmaz bir şekilde başını sallıyor. "Kahretsin, artık böyle şeyler görmeye dayanamıyorum..."
    Mike zorlukla bir nefes daha alır ve Jessica'yı geride bırakarak otoyolda sendeleyerek yürümeye devam eder, ancak beraberinde zaten sorunlu olan zihnini yıllarca rahatsız edecek silinmez bir anıyı da getirir.

    Mike'ın iç monologunun ses kayıtları, yalnızca bağımlılıkla mücadele etmekle kalmayıp aynı zamanda böylesine akıl almaz bir dehşete tanıklık eden birinin canlı bir portresini çiziyor. En karanlık anlarımızda bile, ister yabancı ister kendimiz olsun, acı çekenlere karşı empati ve anlayış bulmaya çalışmamız gerektiğini hatırlatıyor.
    0 ...