cidden çoğu insanla muhatap olmaya gerek yok.
daha çok kahkaha, espri, şamataya maruz kalmaya gerek yok.
motorların her yerden fırlamasını tedirgince beklemeye gerek yok.
metrodan inerken insanların tepesine binmesini beklemeye gerek yok.
hıyarın tekinin sen sıradayken önüne geçmesini seyretmene gerek yok.
yaşlılara yer vermeyen saygısız gençlerle karşılaşmana gerek yok.
o kadar çok saygısızlık, ince düşüncesizlik, egoistlik var ki... bazı insanlar sırf karşısındaki sinirlensin de güleyim diye damara basmaktan keyif alıyor.
bir şey paylaşmadığın, yolda görünce selamlamamayı ya da soğuk davranmayı marifet sayan uzun süreli sahte arkadaşlar var.
cidden bu kadar saçmalık arasında biriyle konuşmaya gerek duymaz insan. çekilirsin evine, online ya da part time bir iş bulursun, kafanı dinlersin.
goethe haklı işte, öyle hissediyorsun ki bu saçmalıkların ortasında acıyan iyiliğini, canın sıkılıyor.