isviçreli bilim adamlarından oluşan bir heyhet -heyhet- durumun incelenmesi amacıyla türk topraklarına iniş yaptı.
taraflarınca bir insanın yirmi dört saati, mübalağa sanatından uzak, nasıl zaptedilir bilim adamları bu sorunun cevabını aramakta.
asaletlerini neden başka insanlar üzerinden ispatlamaya çalıştıkları ise apayrı bir konu. hiç unutmam bir ünlü bağyan "fotoğraflarımı habersiz çekiyorsunuz çirkin çıkıyorum, bana da çekiyoruz deseniz veririz elbet pozumuzu, bir şeye benzeriz" diyordu.
değişik kriterler var tartıya koyabileceğimiz. çokluk kalite için belirleyici bir kriter midir, bunu kendilerine sorduklarından şüphe edilmekte. hülya avşar hakkında kırk sayfa yazı yazılsa bu onu iyi şarkıcı yapmayacak mesela veya hülya avşar'ın şarkıcılığını çekemiyor kimse anlamına gelmeyecek.
hem peşlerinde olan hem de onları kötüleyen erkeklerden kendilerine gına gelmekte. ne için arzu edildikleri sorusunu kendilerine ve peşindekilere sordukları anda peşlerindeki yüz kişiden yüz on tanesi doğrudan kutlu bir amaçtan uzak olmaları vesilesiyle elenecek zaten.
insani bir takım özellikler, kendini geliştirmişlik, meziyet edinilmişlik, kazanılmış kişilikle değil de mememe bakan o kadar çok erkek var ki dallarına tutunmak bir aleladelikten öteye gidemeyecektir. türk erkekleri de göbekli zaten değil mi yav. hıh.
sivilceli, çirkin, işi gücü olmayan, zamanında iyi koyulmuş çocuk bildirdi.
bildirimi düşmanca karşılanacak. akıl sahipleri için yazıldı oysa ki.
