ne kadar güzel bir milletiz ki baradağa hep dolu tarafından bakarız. mısır'ı işgal edene kadar ingiltere en kadim dostumuzdu. şimdi de amerika en kadim dostumuz. şeyh sait de çok iyi adammış ama bize musula bedel oldu.
bir topluluk kendinden çıkan öğretmenleri dersanelerinde özel okullarında öğretmenlik yaptırıyorsa asıl ilme ihtiyacı olan fakir kesime nasıl yardımcı oluyor. seni huhuk fakültesine yerleştirdikleri zaman neden seni kendi emelleri için kullanıyorlar.
hah yetiştirdikleri o kadar insan nerde ben göremiyorum? madem o kadar seviyorlar bu memleketi neden muş'a parasız eğitim kurumları açıp oradaki fidanları sulamıyorlar?
haa bi de yaptıkları o yardımlar da zaten vergi indirimi olarak dönüyor onlara.
bir düşünün bir insan bu kadar zeki ise neden avrupada seminerler verip ermeni soykırımını yalanlamıyor?
neden bu insan aynı anda bütün liderlerle değil de sadece iktidardakiyle iyi geçiniyor?
neden bu kadar müslüman bir adam amerika müslümanlara soykırım uygularken orada ses çıkarmıyor?
o kadar eğitim kurumları açan bir topluluk benim güzel türkiyeme bir tane bile adam yetiştirmeyip, onları kendi çarkına diş olarak kullanıyor. hani bu misyonerler hani bu devletini sevenler ki doğu anadoludaki terörü eğitimle atamıyorlar.
benim ülkemde eğitim sorunu varken ben zikeyim uruguay'daki okulu.
sen neden uruguaydaki çocukları eğitiyorsun ki senin ülkende okur yazarlık yüzde 82 iken, kırsal alanlardaki kızlarımızın yüzde 33ü oğularımızın yüzde 20si 1. sınıfa bile gitmezken sen neden fransa'da okul açıyorsun?
şimdi bana söyleyin fransa'nın mı amerika'nın mı ingiltere'nin mi yoksa türkiye'nin mi eğitime ihtiyacı var?
bu dediklerim tersine olsa boynum kıldan ince.
göz boyandığı bu kadar belirginken kanmanıza şaşarım.
şimdi ben bu adama feto da derim, fetoşta. en doğal hakkım ki biz kendi içimizde beyin göçü yaşıyoruz.