tutarsızlıktır. işin en trajikomik tarafı ise çarşaf açılımının tercih sahipleri tarafından chp'nin elinde patlatılmasıdır. aynı hareketler akp tarafından yapılmış olsaydı sanırım sayın deniz baykal chp'nin kozlarını tekrar çekecekti. ancak artık mustafa kemal atatürk'ün partisi sıfatının kredisini bitirmişlerdir. kimseye kapatma davası açtıramazlar ve kimseyi sokaklara yürüyüş için dökemezler. bunları görebilmek için ortalıkta yeşil bayraklarla dolaşmaya gerek yok. ben hayatımda böyle bir pişkinlik görmedim. akp yapınca şeriat tehlikesi , laiklik karşıtlığı chp yapınca üniversitesinde kapalı öğrencilerin suratına tükürecek seviyeye ulaşmış gençlerin türbanlı kardeşlerimiz adı altında günah çıkartması.* bu ülkede hala şeriat tehlikesi zırvasına inanan vatandaşların olması insanı cidden çok üzüyor. kemal kılıçdaroğlu'nun yırtık ayakkabısı , 85 yaşındaki amcayı sandalyeden kaldıran vekil gibi buram buram ucuzluk ve sakillik kokan muhalefet mücadelelerini saymıyorum bile. milliyet'in yeni şafak ve zaman'dan ne farkı kaldı merak ediyorum. ben chp'yi önder sav faciasından sonra sildim. bu tutarsızlıklar kendi içimde haklıymışsın sen! iyiki yapmışsın! cevaplarını doğuruyor sadece. hala körü körüne şu başlığın altında bile bu partiyi savunanlar adına çok üzgünüm. neden? arkamdan soyum devam ederse ülke karışır diye evlat sahibi olmayan ulu önderim partin bizi başından savalı çok oldu.
