sonuca geliyoruz.
bu iş öyle böyle aralıklarla 2 sene sürdü. kimi zaman barıştık, kimi zaman küstük ama hiç bir zaman. beni kabul ettiğini söylemedi.
okul bitince de herkes evine döndü. başka yollar çizdi kendine.
bunları yazmamın sebebi akşam üzerime çöken can sıkıntısıydı. yapacak hiç bir aktivite bulamadım lan.
dışarı çıksam yağmur yağıyor. hava buz gibi. yaz falan yok bu sene.
e internete bakıyorum her şey aynı. ev ahalisi desen onlar kendi havalarında.
dedem babama kızıyor sen adam olamazsın diye, babam da büyük dedeme şikayet ediyor, bana çok bağırıyor babam, diye.
ninem kuaförden gelmiş, kuaföre küfür ediyor sacımı nasıl kesmiş ırıspı diye.
dedim ulan ben eskiden daha çok şeyle ilgiliydim. ne yapıyrdum diye düşünürken bu olay geldi aklıma.
güzel fikirlerde aldım yazılanlardan, misal derdim var demiş ki o durum kadınların ilgisi olan erkeği çevrede tutma isteğinden kaynaklanmıştır. gayet mantıklı.
ben de yeni bir yargıya daha vardım.
şimdi ki aklım olsaydı. kabul edip bana tamam demesi konusunda ısrar etmeme gerek yokmuş çünkü zaten benim yanımda olmaya başlamıştı.
bazı kadınlar sevdigini söylemeyi kendilerine yediremiyorlar. bunu hareket ve tavırları ile anlatmayı seçiyorlar.
güldük eglendik.
bir entrynin daha sonuna geldik.
lan bu amg borsası niye zırt pırt kapanıyor. bütün bunlar can sıkıntısından oluyor. uganda borsasına diyorum çok sık kapanıyorda.