yazarların söylemek istedikleri

entry1703 galeri ses4
    1464.
  1. zaman geçsin, pazartesi hemen gelsin diye ev işlerinin tümünü akşam saatlerine bırakıp bütün bir pazar gününü sözlükte geçirdim; "dışarı çıkarım zaman geçer" desem de buz gibiydi hava vazgeçtim. yalnızca bir kere markete gittim, sosyalleşme sayılırsa kasiyerle naber-nasılsın muhabbeti yaptım. hepsi bu. iyiymiş. teşekkür etti.

    eylül'den beri ben ben değilim. aşık oldum. nefesim kesiliyor. durup dururken bana bakışları geliyor aklıma, yürüyüşü, gülümsemesi, sesi, kızaran yüzü. çarpıldım. kimseye anlatamıyorum. desem ki; "bak şöyle yapıyor," derler ki; "delirmişsin" haliyle bir şeyler gerçekleşmeden özgürce yaşayamıyorum hislerimi.

    onun aklımdan bir küçük an bile çıkmayan yüzünü ne yapacağım acaba bu sürede? sıfır. bakın sıfır. sıfır saniye. düşünmediğim bir küçük an yok. unutamıyorum. sakallarını sevmek istiyorum, kısacık saçlarını sevmek istiyorum, dudaklarını ısırmak istiyorum onu tümden her şeyiyle istiyorum. çok beğendim herifi. dehşetli bir biçimde düştüm. fakat yalnızca fiziksel değil beğenim; çekingenliği de beni cezbetti. yüz kızarması nedir aq? kaldı mı bu? ne müthiş bir özellik.

    sürekli onun hakkında yazıyorum çiziyorum fakat başka konum kalmadı. tek gündemim o oldu. cumartesi pazarlar tatildir. insanlar çekilirler köşelerine dinlenirler. enerjilerini düzenlerler. ben bitmesi için yalvarıyorum. gün içinde birkaç defa karşılaşıyoruz. bir küçük rutin var aramızda. dedim ya; "delirdiğimi düşünmeyin diye söyleyemiyorum" diye, yemin ediyorum rutin oluştu, o bir şey yapıyor her sabah, ben bir şey yapıyorum, üçüncü bir kişi geldiğinde dağılıyoruz. ama her sabah oluyor bu. öyle özlüyorum ki onu. her şeyi ona uyarlamaya başladım. evi ona göre düzenlemek, masayı, yatağı, salonu, kitaplığı, her şeyi. her şeyi. şu lanet kapıdan gireceği günü bekliyorum. o gün gelecek. yemin ediyorum gelip diyeceğim ki; "bakın söylemiştim, gelecek demiştim ve geldi." olacak biliyorum.

    gider diye çok korkuyorum. bir şey olur ve gider diye. garibi şu ki giderim diye de çok korkuyorum. bu sevgiyi, merakı, hasreti, hayranlığı, beğeniyi, hoşlantıyı ve aşkı büyütmek istiyorum. ona yıllarımı harcamak istiyorum. hikayemin en değerli parçası olsun istiyorum.

    kafamı dağıtmak için yapmadığım şey kalmıyor. düşüncelerimi ondan çekip başka şeylere konsantre olmaya çalıştığımda bile aklımda yüzü beliriyor. o ilk bakışı. gözleri. duruşu. mahvoldum. hakikaten çarpıldım. o günden sonrası yok. o günden sonrası başka bir şeye dönüştü. "başka bir şey istiyorum" diye yırtınıyordum ben. tam olarak bunu istiyormuşum. hiç şikayetçi değilim. ne bu heyecandan, ne bu tedirginlikten ve rahatlıktan, ne bu meraktan ve büyüden hiç, zerre kadar şikayetçi değilim. bilakis çok mutluyum. onu buldum. böyle büyük laflar edilmemeli biliyorum, hayat sonuçta ama bu o. kesinlikle bu o.
    1 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük