Nüfusu yaşlanan ve işgücü azalan Japonya okullarda, işyerlerinde ve bakım evlerinde robotları giderek artan bir şekilde kullanıyor.
Japonya uzunca bir süredir diğer ülkelere kıyasla daha fazla insansı robot inşa eden ve onlarla daha fazla bağ kuran bir ülke olarak öne çıkıyor.
Japonya'nın bu özelliği ülke dışında abartılsa da (Japon işyerleri veya evlerinde çok sayıda android bulunmuyor) dikkat çekici bir durum olduğu aşikar.
Bazı gözlemcilere göre Japonların Şinto dini, robotlara düşkünlüklerini anlamaya yardımcı olabilir.
Şinto, ruhun sadece insanlarda değil hayvanlarda, dağlar gibi doğal yapılarda veya kalemler gibi gündelik nesnelerde de bulunduğuna inanılan bir tür animizmdir.
Robot köpekler için cenaze törenlerinin düzenlendiği Budist tapınağının başındaki Bungen Oi, "Her şeyin biraz ruhu vardır" diyor.
Bu görüşe göre insanlar, hayvanlar ve nesneler arasında kategorik bir farklılık bulunmuyor. Bu yüzden bir robotun insansı davranışlar sergilemesi de çok garip karşılanmıyor. Sonuçta o da içindeki ruhunu dışarı vuruyor.
Mindar'ın tasarım ekibinin başında bulunan Kohei Ogawa, "Biz Japonlar her nesnede bir ilah görebiliriz" diyor.