kaldığım yurtta 2. yılım olduğundan mütevellit, artist artist geziyorum. buralar komple dayımın hesabındayım sanki. oturmuş müdüriyette yurtun sahibiyle kahve içiyorum hatta. o sırada yeni kayıt olacak bir kızcağız geldi. yanında babası. efendim yurtun eski öğrencisi olduğumdan, o sırada da başka çalışan olmadığından ben tanıtıyorum yurtu kıza ve babasına. keşke tek kız olsaydı aslında, güzelde bişeydi. ehm neyse.
yurt, yazları otel olarak kullanıldığından her bi bok var. çamaşırhaneye geldik ; adam tutturdu benim kızımın çamaşırları ile erkeklerinki bir mi yıkanacak. yok abi ne beraberi, her öğrenci için ayrı makina çalıştırılır o sırada. "ya bu askılar, böyle erkeklerinkiyle yan yana mı olacak" he abi he, ne güzel değil mi, kızının g-string iç çamaşırına bakacaz sanki. olsa ne güzel olur aslında, bakar bakar iç çekeriz. ehm neyse.
ordan yurtun havuzunun olduğu yere geldik. adam bu kez tutturdu kızlar içinde havuz yok mu ? ee abi işte bu kızlar içinde. yok benim kızım erkeklerle havuza giremez. abi yanda süs havuzu var biz erkekler olarak ona giriyoruz, bu sadece kızlar için, diyemedim tabi. he abi he sensin diyim geçtik.
sonuç : adam kayıt yaptırmadı. bizde kayıt yaptıran kızları havuzda izlemek ile geçirdik günlerimizi. ulan böyle sağlam kafa düşününce adam aslında haklıymış. bizim gibi adamların ortasına, hatta birde bizim gibi adamların ortasındaki havuzun ortasına bikini ile kız emanet edilir mi ? ehm neyse efem.
