Babam kumarbaz ve alkolikti. Annem dişini tırnağına takar çalışırdı. Evin tüm giderlerini annem karşılardı ancak her işede yetişemezdi o çalışma sisteminin içinde. Bu yüzden bazı borçları babama ödetirdi; faturalar, bakkalın veresiye borcu, eşya taksitleri gibi. Ve babam genellikle parayı alır kumarda kaybederdi.
Çoğunlukla da mahalle bakkallarından azar işitirdim küçükken "baban parayı 2 aydır vermiyor bak söyle ona bir daha veresiye vermem" derlerdi misal.
Bir gün genç kız olmuşum artık annemle çeyizlik eşya satan mağazaya gittik taksit ödemek için. Babam meğer "ödedim" deyip orayada 3 aydır ödeme yapmamış. Çalışan adam annemi azarlamıştı. Hem de nasıl azarlamak. Öyle ağırıma gitmişti ki anlatamam! O gün yemin ettim içimden "asla içki içen, kumar oynayan bir insanla evlenmeyecektim" çünkü annem gibi olmaktan çok korkuyordum ve benim gibi babası olupta babasız kalan çocuklar yetiştirmeyecektim. Şansım yaver gitti.
Babam şimdi çok iyi bir insan ama onun yüzünden kaç kere aç kaldığımızı hatırlayınca arada bir kinlenmiyorum desem yalan olur.