türkiye den siktir olup gitmek

entry1121 galeri
    1027.
  1. Gittiğin yere kim olarak gittiğin, insanlara nasıl davrandığın, hangi çevrelere girdiğin çok önemli.

    Hepiniz avrupayı ve dolayısıyla avrupalıları böyle topuz saçlı veya pierre bıyıklı, sadece almanca konuşan, oryantalist insanlar zannediyorsunuz.

    Dolayısıyla onların alt sınıfı böyle olsa da bu insanların içinde de fakirlik görmüş var, farklı eğitim seviyesinden insanlar var, sağcısı solcusu, soylusu soysuzu… Bin çeşit adam var.

    Amerikalıları tanımam, bilmem. Onlar da çeşit çeşit tabi ki. Ama avrupalılar entegre olmuş insanlara karşı gayet saygılı ve sevgililer genel anlamda. Bunu bu kadar yıldan sonra net söylemem mümkün.

    Siz zannediyor musunuz ki onların hayatında siyaset, önyargı, tarih, din sizinki kadar baskın? En vasıfsız adam ay sonu 2000 eurosunu alıp klübe çıkar, spora gider, eşini çocuğunu restorana götürür yedirir içirir, maça gider… Adam size sarıp ne yapacak?

    Orada bulunmaya değmiş biri olduğunuzda zaten sistemin çarkısınızdır. Çarkı kıranı sevmez avrupa, sjw sevmez, tatar ramazanlıktan hazetmez.

    Tüm bu düzen de çeşitliliğe bakmadan herkesin herkese saygı duymasını şart koşar.

    Mesela gay haklarını neden savunur avrupa kültürü? Hepsi mi lgbti bu adamların? Hayır. Kahir ekseriyet evli barklı, istese de marjinal olamayacak insanlar. Neden gülümsemekle yetiniyorlar, çok tasvip ettiklerinden mi? Gene hayır. Çoğulculuk böyle bir şey. Adamı öteler, yalnızlaştırırsan kinlendirirsin. Potansiyelini öldürür ve ya sosyopat yaratırsın, ya suçlu.

    Çoğulculuk çok sesi, birlikteliği; birliktelik birliği ve üretkenliği tetikler o yüzden.

    Kısacası cin başka, peri başka. Ben mevcut başbakanın adını bile bilmiyorum. Hayatımda da hiçbir şey değişmiyor çünkü benim de etrafımda kimse bilmiyor. Çünkü burada isimlere göre değil, yasalar ve değerlere göre bir yönetsellik var. Kimsenin adı kimseyi korkutamaz, kimse de adım budur diyip maybach’a binemez. Adamı kanırtırlar.

    Alt kültürün adamı olacaksanız buranın alt kültürü bizimkine hem benzer, hem bazen daha beterdir. Ona bir şey demem. Pek de tavsiye etmem.

    Ama cebinde iyi bir ingilizce, dışa dönük bir karakter ve bir takım insani ve etik değerleri sindirmiş bir profilin varsa, mesela empati gibi, yaşar gidersin.

    Benim arabam bile yok. Türk arkadaşlarım haricinde de hiç kimse bugüne kadar araban var mı diye sormadı.

    Bu onlar için bir kıstas olmadı. Başka bir şey söylememe de gerek yok herhalde.
    4 ...