1962'de sovyetler amerika'nın dibine füze yerleştirmeye kalktığında kıyamet kopmuş ve sonunda ruslar geri adım atmışŧı. aynı amerika rusya'nın sınırlarını son otuz senedir natolaşŧırırken ruslar pek birşey yapamadı. ama ukrayna meselesi başka: çünkü öyle bir konumu var ki, burada nato'nun konuşlanmasi küba'da sovyet füzelerinin bulunması kadar tehdit edici bir adım olur; gırtlağa bıçak dayamak gibi birşey.
amerika ruslar'ın böyle bir tepki vereceğini bile bile aylarca 'ukrayna nato'ya girecek' diye ortamı kaşıdı. neden peki?
bir ihtimal amerikan idaresi sıkışmış olabilir ve bu nedenle olur olmaz işler yapıp ortamı gererek zaman kazanma peşindedir. koskoca abd neden sıkışmış olsun ki? koskoca olduğu için ve bu koskocalığının orta ve uzun vadede tehdit altında olduğunu hissettiği için. bu açıdan tarihteki diğer imparatorluklardan pek farkı yok.
bir diğer ihtimal, belki de sıkışma henüz hissedilmemiştir, ama rusya'nın dikkatini kendi üstünde tutmak, bu sayede ruslar'ın doğuda başka birliktelikler ve ortaklıklar kurabilmesini sekteye uğratmak. yani panik haliyle değil ama kısa vadeli bir hesapla yapılmış bir kışkırtma. böyle bir niyet ile ukrayna bahsini başlattıysa uzun vadede rusya'yı daha çok itmiş olabilir.
gerçek bunlardan hiçbirisi olmayabilir; belki de amaç soğuk savaş, terörizm, corona, sıcak savaş vs. diye işkembeden korkular yaratarak halkları diken üstünde tutmak ve olan bitenlerin sorgulanmasına engel olmak, yani bir avuç haraminin malı götürme rejimine devam etmektir. tam da bir sorun bitince ardından bir yenisinin başlaması sadece tesadüf ile açıklanamaz herhalde...
