şimdi buraya bir sürü neden yazsak okumadan ee kafir o bizim peygamberimiz kuranı allah verdi falan der. tamam kardeşim hz muhammed gerçek bir peygamber olabilir. ama olmama ihtimali de var. araştırmadan körü körüne inanılmaz. o dönemde müseyleme de ben peygamberim diye çıkmış. ya gerçekten o bir peygamberse. nereden bileceğiz. günümüzde bile peygamberim mehdiyim diyenler çıkmıyor mu. o sahte insanlara inananlar çıkmıyor mu. sonra ona inananları kınıyorsunuz. e zamanında muhammedde ben peygamberim diye çıkmış olamaz mı. ona inananlar bir avuntunun peşinden gitmiş olamaz mı.
hz muhammed çocukluk yıllarında bile garip davranmış ve yaşıtlarından sıyrılmıştır. kendisi platon gibi, aristo gibi thales gibi bir düşünür ve derin felsefecidir. dünyanın nasıl olduğunu insanların birden ana karnından çıkıp dünyaya adapte olup yaşamasının sırrını düşünüp cevaplar bulmaya çalışmış 20 yaşlarında ticarete başlamış ama aynı zamanda çevre ülkelerdeki insanlarla tanışarak kültürünü arttırmıştır. toplumda da güvenilir lakabını almıştır. yahudi hahamları ve hristiyan rahipleriyle de istişare halindeydi. yahudiliği ve hristiyanlığı biliyordu. yaşı 35-36 olunca iyice olgunlaşan muhammed kafasındaki felsefesini iyiden iyiye arttırmıştı. çünkü çevresindeki arap toplumu içki içen, zina eden, kız çocuklarını diri diri gömen, sahte saçma inançlara sahip pislik bir toplumdu. hz muhammed bu toplumun içinde büyüdüğü için hiç hoşuna gitmiyordu bu durum. içten içe ben bu toplumu düzeltmeliyim diyordu. yahudi yazmalarını tevratı ve hristiyan incillerini bilen muhammed, o kitaplarda geçen gelecekte bir peygamber gelecek ayetlerini kendine yormaya başladı. incilde bilindiği üzere faraklit isanın haber verdiği bir kişidir. tevratta ise musa nın soyundan gelecek bir peygamberi bekleyin diyordu. yahudiler yüzyıllardır bu çıkacak peygamberi bekliyordu. hz muhammed 36 yaşından başlayıp 40 yaşına kadar mağarada her türlü olasılığı düşünerek ve toplumda güvenilir sıfatını kazanmışken bu durumu kullanıp 40 yaşında ben peygamberim diye ortaya çıktı. yahudilere sizin yüzyıllardır beklediğiniz peygamber benim, hristiyanlara sizin beklediğiniz faraklit benim, benim adım incilde ahmed, tevratta mahmuttur. diyerek insanları ikna yoluyla kendine inandırmaya çalıştı. bu inancını da bir kitap ile pekiştirmesi gerektiğini biliyordu. kuranı kerimi ortaya attı. çünkü bir peygamber kitapsız olamazdı.
önce içki içmeyi, zayıfa eziyet etmeyi, zina etmeyi falan kademe kademe yasakladı. kendisine taraftar toplamaya başlayan muhammed 624 yılında yapılan bedir savaşını da kazanınca bu ideolojiyi iyi benimsedi ve inancını da arttırdı. 630 yılında mekke fethedilince çevresinde 100 binden fazla inananı vardı. arap toplumunu adam etmek için yola çıkan kahramanımız muhammed bu kadar taraftar toplamayı tahmin edememişti. kuranı kerimde önce mekkeyi uyar diye ayetler vardı daha sonra bütün insanlar için gönderdik seni diye ayetler ekledi. çevresindeki krallıklara mektuplar yazmaya başladı. inancını evrenselleştirmeye çalıştı. kendisine inananlara kuran ile yasalar koydu. çok akıllıca bir kitap hazırladı. sadece dini öğütler değil, astreloji, fizik, uzay ile ilgili derin felsefi ayetlerde koydu. yarattığı islam dinini asla kendi çıkarlarına kullanmadı. eğer kendi çıkarlarına kullansaydı bu kadar büyümezdi. çağına göre devrim yarattı. günümüzde 2 milyar insan kendisine inanıyor. bu onun ne kadar başarılı olduğunu gösterir. kalplere hükmetmişti. insanları üslubuyla, edebiyatla etkilemişti. insanoğlunun yaşam serüveninde, tarihe adını altın harflerle kazıtmıştır. tabi ki bu söylediklerim ihtimal dahilindedir. gerçek bir peygamberde olabilir. ama olmayadabilir. insanlar çok sahtekar. boş bir kuruntuya inanmayalım boşu boşuna.
