1370.
-
Ömrüm
Islak, köhne, karanlık ve soğuk
Ömrüm, acımayan bir acının esareti
Bir zindan ki, daracık, sıçanlı kovuk
Karşımda, benden önce ölmüşün iskeleti
Sesler karışıyor aklımda birbirine
Çığlıklar, kahkahalar, feryatlar
Doğrulup düşemiyorum peşlerine
Beynimin içinde, dört nala atlılar
Duvarlarını kemiriyorum hücremin
Tırnaklarım kırık, ellerim yumruk
Kim bilir, kaç bin yıl uzağında fecrimin
Karanlığı yutuyorum, bedenim donuk
Ne bir anlık uyku, ne bir tatlı düş
Zaman bitmez bir kâbustan ibaret
Kendi aklınla yalnız, boğuş da boğuş
Sonu başına dönen beyhude gayret
Umutlar ektim çiçeksiz bahçeme
Damla damla suladım, gözlerim bulut
Bu umuda beraat vermez mahkeme
Unut bunları gönlüm, başka dilek tut
umut saipsiz *
( 14 ocak 2009 01:51 istanbunutulmuş )