ilk aşık olduğumda çarpılmış gibiydim. o da ben de bocaladık. çocuk aklımla gerçekten ama gerçekten bi daha kimseyi sevemeyeceğimi falan sanıyordum. sonra kucaktan kucağa aq. o işler öyle olmuyormuş.
ama genel olarak erken yaşlarda aşk çok yıkıcı etkiler bırakabiliyor. tecrübelerim ve gördüklerim kadarıyla böyle. yaşlanmanın en iyi tarafı aşka o kadar da vakit ayıramıyor olmak olabilir. çünkü çok fazla meşguliyet var ve arayışlar çok netleşmiş. bu işi kolaylaştırıyor olabilir. ama o zaman da bu yaşanan aşk oluyor mu? onu bilemiyorum. aşk çok şey, nasıl tanımlanmalı, çok bariyersiz. doğru kelime. bariyersiz. durmuyor. akışkan bi şey. belki de gençliğin bariyerlerinde durmuyordur. yaş ilerledikçe o bariyerler de güçleniyor olabilir. karışık konular.
evet erken yaşlarda aşk kesinlikle daha güzel. partnerime aşık değilim ama olur da birine aşık olursam o ilk aşk gibi heyecanlı olacağımı sanmıyorum. tabii yine aynı ben olacağım özde. ama o kadar kaybetmekten korkmayacağım örneğin. ya da beni seviyor diye kişisel sınırlarımdan çıkmayacağım.
sadece aklımı şu kurcalıyor; bu kadar planlı aşk olur mu? sahte gibi. ay ne bilem.