hayal burukluklarının kısa ve öz bir özeti ve mottosu olan, dillerimize pelesenk * bu canım şarkının hikayesi şöyle imiş:
'Çocuk, babasıyla trenin kalkmasını beklerken, şapkacıyı görmüş ve şapka istemiş babasından. Beğenmiş bir şapka, almış babası da. Trene binmişler, tren hareket etmiş, ama çocuk camdan sarkıyor. Baba uyarmış "sarkma oğlum, şapkan uçacak." Ama "çocuk" bu dinler mi? Baba da ders olsun diye çaktırmadan almış kafasından şapkayı, saklamış arkasına. Çocuk "şapka gitti" diye ağlayınca, babası işte o çok önemli hayat dersini vermiş: "Gördün mü? Babanın sözünü dinlemezsen böyle olur işte! Ben şapkanı geri getiririm ama sen de söz ver bundan sonra babanın sözünü dinleyeceksin!." Çocuğun derdi şapka, hayat dersi değil ki, hemen "söz" demiş. "Şimdi kapa gözlerini" kapamış çocuk gözlerini, babası da koymuş tekrar şapkayı kafasına. Çocuk açmış gözlerini, bir de bakmış şapka kafada, çıkarmış şapkayı, atmış, trenin penceresinden ve demiş ki: "Hadi baba gene yap ! " '
Hatırladınız mı şarkının sözlerini:
"Hani bana yalan söylerdin ya baba
Özgür kırlangıçlardan söz ederdin ya
Çok paramız olacağından
işlerin iyi gideceğinden
Hadi baba gene yap!"
baş öne arkaya, ağızda aynı nakarat, dakikalarca, ezan okunurken.. *