teşekkürler reis.
sayende oradaki emekçi arkadaşlar 1 öğün de olsa güzel bir şekilde karınlarını doyurdular.
bu tip fotoğraflara bakınca aklıma orman ve balta hikayesi geliyor nedense.
dünyanın herhangi bir yerinde vaktiyle bir orman varmış.
bir gün ormana eli baltalı adamlar gelmiş ve ağaçları kesmeye başlamış.
bir, iki, üç, beş, on ağaç derken ağaçlar "noluyor lan hayırdır" demeye başlamış.
oduncular, "merak etmeyin, bakın bu balta, sapı tahtadan, yani o da sizden, size zarar vermez" demişler.
baltanın sapı hakikaten tahtaymış, onu kendilerinden sanmışlar.
balta kesmeye devam etmiş.
orman gittikçe küçülmeye başlamış,
ama ağaçlar baltayı kendilerinden sanmaya devam etmişler...
sapı tahtadandı baltanın, onu kendilerinden sandılar.
oysa onlar canlı ağaçtı, baltanın sapı olan tahta ise çoktan ölmüştü.
bilemediler...