dindar ve inançlı kişilerin aklında soru işareti oluşmuş ve buna cevap arayan kişiye sorduğu sorulara kendisin de cevap verememesinden kaynaklanan durumdur.
misal bir muhabbet olsun. adam merak etmiş soruyor tanrı nedir? var mıdır yok mudur diye. adam daha tanrı kavramını sindirebilmiş, çözebilmiş değil. sen de tutupta adam bak aha şu ayette "yaratan şöyle böyle.. şüphesiz ki... dedi ki.." gibi ayetler gösterirsin. adam senin inandığın veya herhangi bir tanrıyı kabullenebilmiş değil ki onun elçisine, kitabına inansın, hemen kabullensin. senden "mantıklı" ve "tatmin" edecek cevaplar, bilgi istiyor belliki.
sonra bir de şu geyik vardır, tanrının, dolayısıya dinlerin, varlığı hakkında. bak tanrı var kitap bile yollamış der. güldürür karşısındakini. sonra da "peki sen bana olmadığını ispatla" der. olmadığını ispatlamak olan bir şeyi ispatlamaktan daha kolay veya mantıklı veya da olmayanı istemek kadar saçma olduğunu düşünmeden. ispatlayamayınca onun tanrıyı kabul ettiğini düşünür.
kutsal kitaplar dinin en büyük kanıtıdır. ama tanrının kanıtı değillerdir. nasıl oluyor diye sorarssanız cevabını, isa'ya musa'ya, buda'ya yuda'ya, zeus'a ra'ya ve onların kitaplarına, mabetlerine bakarak bulabilirsiniz.